24 Temmuz 2013 Çarşamba

Bİ GİT SICAK YAAA!

Düşünün şimdi, hava serin ama nasıl serin? Kaloriferleri yakmayacak ama çorapsız, hırkasız duramayacak kadar! Öyle bi serinlik istiyorum şu anda sevgili okur, sevmiyorum ben yazı, yaz seven arkadaşlardan çok özür diliyorum ama nedir bu, günaha da girmek istemem şimdi Allahın mevsimi tamam ama, sahi nedir yani bu? Yüzüne yüzüne vuran kaynar hava! Antalya'dakileri düşünemiyorum bile, neyse oranın cehennem sıcağını da oradaki arkadaşlar yazsın artık (misal sen yaz Ülker) biz dönelim konumuza, nefes alamıyosun, beynin sıcaktan mayışıyo, hafızan karışıyo, dilin dönmüyo, bi halsizlik, bi mıymıntılık bünyede ;) Derhal yüzümüze yüzümüze çarpan rüzgarlı serin günlere ulaşmak arzusundayım. Bir pencere arkasında camlara vura vura kocaman damlalarla yağan yağmura hasretim...
Akşam eve gidip kışlıkları çıkarmak istiyorum, o kadar yani!
Bunca sıcakla imtihanım arasında bir de akşam iftar vakti beni sinirden deliye döndüren asabi-beter bir koca kişisi ki sormayın gitsin (Yok kızlar, telaş etmeyin bir müddettir okumuyormuş bloğu kendileri, geçen sordum "Ne vardı söyle bakalım en son postta" diye "Ben uzun zamandır bakmıyorum ki, unuttum bloğu" dedi. Unutsun, mümkünse sonsuza dek hem de :(
Etamine başlayamadım bi türlü tatilden döndüğümden beri, çünkü ne yapacağımı bilemedim. Anneme yapacağım çantanın ortasına monte etmeye niyet ettiğim güzelim deseni de yapmıyorum çünkü etamin kumaşının rengi bir türlü içime sinmedi. Bu arada Bursa ve Yalova'dan pek çok yeni etamin ve Bursa keteni kumaşlarım var ama size göstermedim ;) Üstlerini işledikçe, o sade, o alelade, o bambasit kumaşların benim nadide işlemelerimle nasıl da bir şahesere dönüştüğünü göreceksiniz nasıl olsa :) Azcık sabır sevgili okur :)
Sıcaklarla ve Ramazanla olan münasebetim neticesinde elimden çıkan-çıkabilen minik ama minicik bir işi de göstereyim size. Oya, İkea'da görmüş benzeri bir şeyi, bana anlattı. Benim de tam da bu ayki Evim dergisinde görüp, ne ilginçmiş yahu dediğim proje olmasın mı anlattığı? Yaptım dün gece Emre için, gözlüklerini bundan böyle bu askıda muhafaza etsin diye, güle güle kullansın :)

Gözlük Askısı :)
Anlatmaya lüzum var mı, dola kurdeleyi, bir keçe yıldız, bir de keçe E harfi oldu bitti :) 

Üstüne de bir minicik fiyonk :) Hepsi bu...
Ama pratik di mi, çocuklar için özellikle :)
Ben sevimli olması bakımından çocuk askısı kullandım, siz kendinize yaparsanız büyük askısıyla da yapabilirsiniz ama bu kadar sevimli olur mu bilmem :) 

Haydi buyrun şu banklarda serinleyelim mi azcık  :) 






16 yorum:

  1. Orada olmayı ne çok isterdim,sıcakları bende hiç sevmiyorum bütün enerjimi tüketiyor kışı özledim.)))
    Gözlük askısı çok güzel bir fikir ellerine sağlık Esen'ciğim.
    Sevgilerimle çok öpüyorum..

    YanıtlaSil
  2. Hadi gel birlikte bir aylığına Karadeniz'e gidelim Mehtap Abla, havalar serinleyince döneriz :) O bir ayda ne çok iş çıkar, toplayalım malzemeleri de ;)
    Öperim çok :)

    YanıtlaSil
  3. Ben yazı seviyorum ne yalan diyeyim,havanın günlük güneşlik olmasını seviyorum ama arada püfür püfür esecek hava..Allahtan oturduğum yer tamda bu kıvamda,güzel geçiyor benim açımdan yaz ve ramazan:)
    Gözlük askısı çok yirin vede güzel olmuş,ellerine sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. E seversiniz tabii püfür püfür olunca ;) Köydeyken ben de bayılıyorum balkonda esen rüzgarla birlikte keyif yapmaya, uyumaya ama İstanbul öyle değil ki :( Yanıyordu bugün ortalık, zor attım kendimi eve...
      Siz İzmit taraflarındaydınız di mi? Hep böyle geçsin yazlarınız dileyeyim püfür püfür :)
      Gözlük askısı nasıl basit, bir saatlik işi var ;)
      Teşekkür ederim Bağnu Hanım, sevgiler :)

      Sil
  4. Esen Yaz ayını sıcakalrı sevmeyen birini daha görmek güzel inan. Biraz önce işten eve erken bir geliş yaptım çünkü başıma öyle bir ağrı girdiki :( sıcaklar bana böyle yapıyor ve tüm enerjimi alıyor.
    Askı çok hoş olmuş :) daha bir sürü şey asılabilir oraya. Ellerine sağlık.
    O banklarda oturmak hatta mümkünse Sibirya'ya falan gitmek istiyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İllet oldum bugünkü havaya resmen :( Ben de işten erken çıktım ve eve yürümek gafletinde bulundum ama yok yani almayayım ben :( Ekim bilemedin Eylül tam benim zamanlarım :)
      Askı erkek çocuğa diye azcık sade ama düşünsene bi de kız için yaptığımızı, çiçekli çiçekli :)
      Bankları sizin için boşalttım :)))
      Dur bakalım belki yakınlarda gözünü sevdiğim Balkanların serin havası uğrar İstanbul'a ;)

      Sil
  5. Ben Temmuz doğumlu bir İzmirli olarak, İstanbul'da bu yazı hissedemedik diye bugün dert yandım arkadaşıma. Bayramdan sonra kısmetse İzmir,Aydın,Denizli,Antalya civarı dolaşmaya gidiyorum. Yazı hissetmeye:))) Askı da çok şirin olmuş bu arada...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oooo, cafemola mola, hiç düşünemiyorum bile İzmirli olmayı :( Bir kez gittim aylardan Haziran'dı, suyun altından çıkamadım ;) İzmir=sıcak benim için o yüzden ama siz alışkınsınızdır, yazı hissedin iliklerinize kadar ama lütfen İstanbul için bugünkünden daha sıcak olmasın :))
      Askı basit ama çoook basit belki post olmaya değmeyecek kadar ama fikir olsun diye koydum işte ;) Sizin yaptığınız güzel işlerin yanında ziyadesiyle hafif :)
      Teşekkürler ;)

      Sil
  6. askı çok şeker olmuş eline sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ;) Çoook teşekkürler mor menekşeler :) Kız için yapmalı bir de o daha da şeker olur eminim ;)

      Sil
  7. Birikmiş yazılarını okuya okuya geldim, bir de ne göreyim sıcaklardan şikayet eden bir Esen kişisi. :)
    Antalya'nın sıcakları anlatılabilemez Esencim. Yaşanır ancak. Balkon kapısını açar açmaz fırın kapağını açmış gibi hissedersin, o kadar enerjini sömürür ki bloguna yazmaya, arkadaşlarını okumaya, hatta kolunu kaldırmaya halin kalmaz. Baharı bekleyen kumrular gibi bekler durursun Eylül sonunu.
    Keçe cantana da gözlük askina da poğaça ve irmik toplarına da bayıldım. Tatlı anlatımına ve enerjine zaten hayranım ama en çok çocuklarla yaptığın ağaca bayıldım. Sevgiler ülkemin fırından size...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ülkeeeer, müjde; 8 dakikada yazdığın yorum burda bak :)
      Ben senin geçen sene Antalya'nın sıcağını anlattığın postu hiç unutmadım ki ;) Yıllaaar yıllar önce kuzenimle tatile gelmiştik de, otobüsten iner inmez, aynı otobüsle İstanbul'a dönesimiz gelmişti, asfalttan nasıl bir sıcak vurması insanın yüzüne yüzüne anlatamam sana (ki anlatmama hiç gerek yok biliyorum ;)
      Gerçekten de sıcak insanı canından bezdiriyor çok haklısın ama sen sabaha karşı yaz öyleyse, ama yaz yani artık Ülkercim, çünkü ben de seni zevkle, heyecanla okuyorum ;)
      Sen de yaparsın kuzuyla o ağaçtan, çok kolay ki ;) (bütün güzel iltifatlarını aldım, sakladım, gülümsedim de :)
      Ülkemizin sevgili olmayan fırınına bizden de sevgiler çok, öpücükler sana :)

      Sil
  8. Şimdi sana ben hala çorap giyiyorum diyeceğim inanmayacaksın :) ama giyiyorum işte gündüz gece üşüyor ayaklarım temmuz ortasında :) Yani bu sıcaklar bana yetmiyor anlayacağın :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tövbeler olsun! Elbette inanmayacağım ;) Kansızlık mı var ki acaba Pınar, yoksa bırak bu sıcakta çorabı, insanın derisini sökesi geliyor vallahi ;)
      Sen idare et bu sana yetmeyen sıcaklarla ve lütfen daha fazlası için de dua etme :))
      Sevgiler

      Sil
  9. ben yazı sadece ama sadece ağacından meyve yiyebildiğim anlarda seviyorum !!şehir hayatında yazı hiç sevmiyorum . oysa bahar öylemi dışarı çıkınca yüzüne esen serin rüzgar, çiçek kokularını, çimen kokularını getirir, taze havayı hissedersin, yazınsa yeşil çimenler sararır ,hava bayatlamış gibi olur.
    bahar ayını sevmeyip off bu havalar ne zaman ısınacak deyip, sonrada hava ısınınca nedir çektiğimiz bu sıcaklardan diye şikayet eden insanları anlamıyorum. madem sıcağı sevmiyon neden bahar ayından şikayetcisin canım !! hep ilkbahar olsun mevsimler şehirlerde.
    gözlük askın güzelmiş, yaptığın en zor işlerdden biri bu olmalı değil mi Sevgili Esencan :) çok zor görünüyor yapabilirmiyim bilmiyorum :)
    bu şirin ve zor olan bahar gibi askına bir şarkı hediye edeyim bari
    erol evgin söylüyor bir ilkbahar sabahı :)
    http://www.youtube.com/watch?v=ZLA2Is0x_RI

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Senin dediğin köyde, kırda güzel, serin serin, püfür püfür yaz ne güzel di mi ;) Çok güzel söylemişsin bayat hava gibi diye, kesinlikle katılıyorum, baharın tazeliği hiç yok havada...
      İlkbahar bence de tamamdır, hatta Mayıs ayların gülüdür :)
      Çok zordu sahi Filiz, o kurdeleleri dolamak parmaklarımı ağrıttı :))) Bi dene bakalım benimki kadar güzel olamasa da belki yapabilirsin ;)
      Teşekkür ederim şarkı için, sağol şekerim :)

      Sil

Yazın bi, lütfen yazın yaaa, merak ediyorum ne düşünüyosunuz ;)
Yorumunuz çıksın istiyorsanız eğer:
Blog sahibi değilseniz adı/url seçeneğini seçip ad kısmına adınızı yazın url kısmını boş bırakın, yorumunuzu postalayın, aksi takdirde, çok istememe rağmen gelemiyor yorumlarınız :)

Bunlar da var...

İlginizi çekebilecek bağlantılar.