felt house etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
felt house etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Aralık 2015 Cuma

KEÇEDEN EVLER

100'ü geçmiştir keçeden yaptığım evler. Harcını karıp, çatısını kondurup, dış dekorasyanunu, yani kaba inşaatını tamamlayıp teslim ettiğim evler...
İçine hiç karışmadım, pencerelere perdeleri uydurdum da, perdelere uygun halı, koltuk vs. seçimini hep sahiplerine bıraktım ;)
Mahalleler kurdum, hayaller kurdum, içlerine bir yuvaya en çok ihtiyacı olanları yerleştirdim güzelce...
Birbirine bire bir benzemeyen,  dantel perdeleri, saksıdaki çiçekleri, çatıdaki kedi ve bebek müjdeleyen leylekleriyle her bir detayına ayrı özendiğim bu evlerimi çok seviyorum Sevgili Okur...
İstedim ki, burada böylece kalsın bunlar, toplu halde dursunlar :)
Ben yenilerini ekleyip, mahalleleri köylere, başarabilirsem köyleri kasabalara döndürmeye devam edeyim inşallah...
Sen de şahit olmaya ;)
Daha önce keçe evlerimi gösterirken anlatmıştım hani şurada sana, vallahi önemi yok oturduğun evin büyüklüğünün, konforunun, senin orayı yuva yapmaya gönlün olsun yeter ki!...
Seç şimdi dilediğini, tapusunu veremem ama ömür boyu oturma hakkın saklı ;)
Huzurla, neşeyle, ağız tadıyla otur, komşuluk kültürüyle, güle güle otur ;)

KEÇE EV MAGNET

KEÇE EV MAGNET

KEÇE EV MAGNET


KEÇE EV MAGNET

KEÇE EV MAGNET

KEÇE EV MAGNET

KEÇE EV MAGNET


KEÇE EV MAGNET
Keçe ev magnetlerin yapımını anlattığım Youtube videosu için tıklayın. Kanalıma abone olun :)
Sağlıcakla...

28 Haziran 2015 Pazar

Sen söyle Sevgili Okur; Ruhun Kaç Oda, Kaç Salon?

Keçe Ev Magnet
Hangi ara vazgeçtik nohut oda-bakla sofa evlerden, hangi ara 3+1 lere sığamaz olduk. Oturma odası aynı zamanda çocuk odasıyken, 2 kız bir oğlan çekyatlara, divanlara güzelce sığarken, hangi ara "kıza ayrı oda lazım, oğlana ayrı" demeye başladık... Halbuki ne kıymetliydi o divan benim için, etekleriyle, üzerinden sürekli kayan örtüsüyle ne kıymetliydi, kuş tüyü yataklar misali... Pedagojik olarak mı yöneldik büyük evlere, "katiyyen olmaz, kız-oğlan aynı odada" diye kim fısıldadı kulağımıza, olmuştu halbuki, hem de ne şahane olmuştu...
Evler küçük ama işlevi çook büyüktü, her sömestr, her yaz, mutlaka birilerine yatıya gidilirdi ailecek. Hem de öyle iki üç gün değil, bazen günlerce... Sığardık yahu, herkes başını koyacak bir döşek bulurdu işte, şimdi ıssısız, yalnızız eskiye oranla ama ne gam evlerimiz en az 3 oda bir salon :))

Evlerin metrekaresi kesmedi bizi, balkonları da içeri dahil ettik, pimapenlerle kapadık, esmez oldu balkonlar, çiçek yetiştirilmez oldu ama ne gam, balkonlu oda koskocaman :))) Ayol ruhumuz sıkıştı, evin metrekaresinin ne manası var? Ne koyacağız içine, nasıl dolduracağız, "bak şu köşeye bir berjer takım daha yakışır" diye diye sıkıştırdık ruhumuzu...
Sitelere hapsolduk (rüyamda gördüm geçen akşam, biz de taşınmıştık bir siteye, adımını atıyorsun evden, hooop havuzdasın :) Lakin öyle ücra bir yer ki, kendi kendime "İşe nasıl gideceğim burdan, servis de geçmez ki!" diye pek dertlendim) Güvenlikli, yüzme havuzlu, sosyal tesisli, spor salonlu, çok aidatlı - ne gam güvendeyiz ya işte- o koskocaman sitelerin içine tıktık ruhumuzu...
Önceden çocukların güvenliği apartmanın en alt kat komşularındaydı, daha da başka tedbire gerek yoktu, herkes, herkesin çocuğuna göz-kulaktı çünkü...
Diyeceğim o ki, bu benim evler böyle böyle müstakil evler ya, hani tek katlı, bilemedin en fazla iki katlı, işte hep de böyle kalacaklar, kentsel dönüşüm de gelse, bunların katları üçe çıkmayacak Sevgili Okur, sana söz karadenizli müteahhitlere yenik düşürmeyeceğim güzelim evlerimi :))


Keçe Ev Magnet


Keçe Ev Magnet



Keçe Ev Magnet


Keçe Ev Magnet


Keçe Ev Magnet


Keçe Ev Magnet


Keçe Ev Magnet

Keçe Ev Magnet

Resim yazısı ekle


Keçe Ev Magnet
Bu evlerin yapılışıyla ilgili Youtube videom şurada :) Aboe olmayı unutmayın. 


YAKMA ÇİÇEK
Gitmeden sana uzun zamandır ara verdiğim yakma çiçeklerimi de göstereyim :)
Mutlu Haftalar, kal sağlıcakla Sevgili Okur...

Not: Bu evleri senin için yaptım Serpilcim, umarım sen de benim kadar seversin :) 

24 Ocak 2014 Cuma

ALİ DENİZ, EVLİ BİR KEÇE ÇANTA DAHA VE 10MARİFET YARIŞMASI...

"Bir gece, gecede bir uyku, uykuda ben"* Sesler geliyor derinden derinden. Bir çocuk ağlaması "Kayd, kayddd" Bir baba sesi  "Ne istiyosun oğlum, anlamıyorum ki neyi söylediğini? Bu mu (gözlük temizleme bezi), bu mu (silikon çubuk), bu mu (beyaz bildiğin uzun mumlardan)... Çocuk "Ha-yıııyyyy!" "Kayd, kaydddd" Ali Deniz'in istediği şey, gece yatarken avucunun içinde sakladığı minicik bir karton, üstünde hayvanlar olan, öyle küçük ki, ancak minicik avucunun içini kaplayacak kadar. Koca kişisi bilmiyor çünkü onu uyurken eline aldığı karttan haberi yok. Bütün bunlar dün gece 2,5'ta cereyan etti, Ali Deniz çişe kalkıp, yatağına döndüğünde. Ben uyandım, aradım kartı, yatağının arkasına düşmüş, çektim yatağı ve buldum orda. Allahtan buldum yani, verilmiş sadakamız varmış ailecek ;) Çocuğum güzelce uyudu, sabah baktım gözleri yarı kapalı, yine kayd sayıklıyor, yine bulduk, yine yere düşmüş ama bu sefer kolay yere :) Ali Deniz'in bu uyku arkadaşlarıyla başımız dertte :(  
*********
Ve sonra dedim ki, tavuklar, kuşlar, nakışlar azcık beklesin de ben evli bir çanta daha yapayım. Anlatmaya hacet yok di mi sevgili okur, öğrendin zaten nasıl yaptığımı, bir daha mı okumak istedin, e o zaman gel şöyle :) 

Evleri kesilmesine hiç özenmeden, sıradan ve hatta "ne kadar yamuk, o kadar iyi" düsturuyla kestim yine, kumaşlarla süsledim, dantel, eskilerden kalma oyalar, artık minik keçeler, çiçekler, ne gelirse içinden, ne  dilersen... Bu bakımdan çok seviyorum bu işi, size hep söylüyorum şurda pinlediklerimin  görüldüğü tahtadan da görüldüğü üzere pinterest'ten çok besleniyorum (bunları ve başka kaynaklardan sevdiğim ne varsa onları  göstermek, paylaşmak konusunda çok cömertim, ne varsa bildiğim nacizane anlatmaktan da, o yüzden dilediğini sorabilirsin, dilediğin zaman), çok ilham alıyorum ama şimdiye kadar yaptığım hiç birşeyin bir eşi yok internet aleminde (ya da ben mi öyle sanıyorum sevgili okur, ille vardır di mi birebir olmasa da benim yaptıklarıma çok yakın bişeyler???) yani bir örneği önüme alıp da hiç aynısını yapmadım (yapmadım di mi, dur bir daha düşüneyim, yok gibi sanki, yanıldıysam da peşin bir "pardon"), istedim ki yaptıklarım tamamen bana özel olsun (böyle de yazıyorum ama senin hevesini kırmak istemem sevgili okur, sen dilersen benimkilerin tıpkısının aynısını yapabilirsin, gerçi malzemelerin aynısını bulma şansın çok az ama yaparsan da hiç ses etmem, çünkü sen de göreceksin ki, yaptıkça yaptıkça ilham perileri üşüşecek başına senin de :))
Niye anlatıyorum ki bunları şimdi sana, ah bir bilsem sevgili okur, sana niye bu kadar çok anlatma meraklısı olduğumu, nedir bu yani, bi sus di mi, bi dur, yok, mümkünü yok!

KEÇE ÇANTA

EVLİ KEÇE ÇANTA
(Bak sana burda bir sır vereyim. Sevgili Filiz Türkocağı'ndan öğrendim. Etamin kumaşının akmaması için bir yöntem bu, ben bunu hem etamine hem bu çantalarda kullandığım kumaşlara uyguluyorum ve kumaş da etamin de kesinlikle akmıyor, iplikleri çıkmıyor. Kumaşa ya da etamin deseninin etrafına beyaz tutkal sürüyoruz (Nalburlarda var, mobilyacıların kullandığı tutkal) sonra bekliyoruz ki kurusun. Kuruduktan sonra kesiyoruz tutkal sürdüğümüz yerden, etaminde de bir kare bırakarak kesiyoruz. Kaskatı oluyor o zaman kumaş, tutuyor iplikleri. Aynı tutkalı kestiğimiz nakışı ya da kumaşı baka bir yere yapıştırmak için de kullanabiliyoruz. Yalnız bu kumaşları gazetenin üstünde tutkalladım ve maalesef gazeteye yapıştılar azcık. Sen gazeteye koyma ya da koyduktan sonra ara ara kaldır ki yapışmasınlar... Bir kez daha Teşekkürler Filiz Hanım'a bu güzel ve çok faideli bilgi için :) 

KEÇE EV
Bunlar da güzelim evlerim :) 

Nedir bu formülleri ezber edebilmenin kolay yolu, bilen var mı içinizde?

Bugün ilk dönemin son günü, Nehir hanım çok heyecanlıydı sabah, gece de uyuyamamış heyecandan kuzu :) Süslendi, püslendi, poz verdi :)  Bütün çocuklarımıza iyi tatiller :) Karneler de hep 10 numara 5 yıldız olsun, hayatları da hep ışık dolu, pırıl pırıl :) 


Pinterest'ten :)
Bayıldım bu hobici kadınlara :)) 
10Marifet ve Kartopu'nun ortaklaşa düzenlediği kış yarışmasını paylaşmıştım sizlerle ama o günden sonra pek çok fikir düşünmeme rağmen basiretim mi bağlandı ne oldu bilmem, bir türlü güzel birşey yapamadım yarışma için. Takip ettim hep katılan eserleri ve içlerinde hayranlıkla baktığım pek çok şey oldu. Sen de bakmak istersen tıkla  10marifet'e :)
Yılbaşından önce aklıma gelen fikir şuydu yarışma için: Bir bahçe, kar yağmış bir bahçe, bahçede iki çamaşır ipi direği, gerili bir çamaşır ipi, üstünde pek çok kışla ilgili desen, keçeden, etaminden, tığ işinden, kar tanesi, çam ağaçı, kışlık kıyafetler, geyik vs. Yapmaya çalıştım da, şimdi sana resmini göstereyim ama bu hiç içime sinmedi. O direkler üstüne bişeyler ekledikçe ayakta durmayı reddetti. Bir gece yarısı koca kişisiyle o direkleri misina yardımıyla sandalye bacaklarına bağladık ki durdurabilelim. Sonra fotoğraflar güzel olmadı, üstündekiler çok zayıf kaldı. Benim de hevesim kaçtı.
Sonra organizer yapayım dedim koskocaman, Nehir'in odası için. Her bir cebine kışla ilgili bişeyler işleyeyim, öreyim,  keçeden desenler dikeyim istedim. O yaptıklarımı da çift taraflı bantla yapıştırayım ceplere ki, sıkıldıkça yerlerini değiştirsin Nehir. Siyah keçe aldım kocaman, çift taraflı bantları da aldım. Eve geldim ve organizer yerine  o akşam siyah bir çanta yaptım o keçeyle :(( Hani şu evli çantalardan... Olmadı yani, nedir bilemedim bir türlü beceremedim, aklımdakini yapmayı. Olsun, ben yapılanları izlerken de çok keyif aldım ki zaten. Bir başka yarışmaya inşallah :)




* Özdemir Asaf'tan Özlem Şiiri'nden



BONUS
Kardeş Türküler-Bahçada Yeşil Çınar
(Nasıl hüzünlü bir türkü ve ben de hep türkülerin hüzünlüsünü seviyorum en çok...)

CUMA YA BUGÜN, VAR MI ÖTESİ, EN GÜZEL EN SEVİLESİ GÜN, KUTLU OLSUN, 
HAFTA SONUNUZ DA MUSMUTLU :)

Not: Yok sevgili okur, sınavlar için dua da iyi dilek de istemiyorum gayrı, zira ben o aşamaları çoktan geçip, "Allaha havale" yolunda emin adımlarla ilerliyorum :(( Hayrolsun bakalım...

15 Ocak 2014 Çarşamba

BENİM KEÇEDEN MİNİCİK EVLERİM...

Boşluktaymışım gibi hissettim dün akşam kendimi! Upuzun bir zamandır böyle olmamıştı hiç. E çünkü yılbaşı vardı, hediyeler, siparişler, yetiştirilecekler, sıradakiler vs. Ama dün akşam bi durdum, hazır hastalığın -çok şükür-geçmiş olmasının verdiği huzurla, "Neydi yahu, ne vardı sırada?" diye düşündüm. Nazarlıkların gönlünü hazır yeni almışım, baykuşlar milyon tane olmuş, kalp dersen, bin yıl yapmasam olur, o derece çok yapmışım... E dur ben bi ev yapayım bir kaç tane dedim. Şu minik magnet evlerimden ama bu sefer magnet olmasınlar, başka bir amaca hizmet etsinler istedim. Kalmış keçelerimi döktüm ortaya, renklerimi seçtim gönlümce, çok titizlenmeden, azcık hovardaca, dikişine falan da dikkat etmeden dört ev inşaa ettim ben dün akşam... Bunları böyle sıra sıra dizip, eski zaman sokaklarındaki evler gibi küçük bir mahalle kurayım istedim. Bunlar bir çantanın yüzünden baksınlar dünyaya, seyreylesinler İstanbul'u, ya da atıyorum Yalova'yı istedim. İçimden geldiği gibi oldurdum evlerimi, azcık allayıp pulladım (ki sen bana fırsat ver sevgili okur, yani bütün o hobi dolabımı salona taşıyıp, önüme dökmeme izin ver, bütün süslerim, kurdele, fisto, düğme, boncuk, kumaş vs. bütün bütün malzemelerim önümde hizmete hazır beklesinler, gör sen o zaman ben daha ne harikalar yapıyorum!) ...
Aslında sana bunları çanta olmuş haliyle göstereyim isterdim ama dayanamadım, önce böyle tek tek bi gör istedim. Peki sence de bu dördü birden bir keçe çantaya fazla mı??? Ben bunları iki çantaya bölüştüreyim mi, peki o zaman bunların yanına yeni yeni saz arkadaşları ekleyeyim mi, bu akşamın ödevi de bu olsun mu ;)
Sen ne yapıyorsun peki sevgili okur böyle zamanlarda, yani kendini bi boşlukta gibi hissettiğin zamanlarda. Sükunetle keyfini mi çıkarıyorsun, dibine kadar boşlukta keyif mi yapıyorsun,  yoksa benim gibi hemmencecik kendine yeni bir meşgale mi buluyorsun???


KEÇE EV
Bak sen evlerime şimdi ve bana söyle senin evin hangisi bunlardan???

KEÇE EV 1



KEÇE EV 2

KEÇE EV 3


KEÇE EV 4

KEÇE EV
TEKMİL-İ BİRDEN
Daha önceki evlerim için şöyle alayım seni sevgili okur :)



BONUS

Not: Sahiden bitiyor mu Vicdan dizisi :(( Lütfen biri bana bunun asparagas olduğunu söylesin. Lütfen 5 sene daha sürsün, lütfen ben Timuçin Esen'e biraz daha doyayım :)))
Dipnot: Bu sıralar Ali Deniz okumaya başladı, yaaa, şaşırdın di mi, konuşmayan çocuk resmen okuyor :))) Ne görse iki satır yazılı, kitap, kağıt, gazete, hemen başlıyor okumaya "Alidesisdehirannebaba" :))
Enbidipnot: AÖF sınavları haftaya, ben çok dua ediyorum bu tembel tenekeliğime rağmen geçebiyelim, geçer not alabileyim diye ama yüzsüzlük addetmezsen sen de bi "İnşallah" desen içinden, belki olur he sevgili okur, belki yine geçen seneki gibi olur, olsun lütfen, hadi birlikte olduralım :))))

Bunlar da var...

İlginizi çekebilecek bağlantılar.