BİZ KAÇTIK SEVGİLİ OKUR :) SENİ GARDROBUMLA BAŞBAŞA BIRAKIYORUM...

Gidiyoruz biz :) Bu gece Yalova'ya gidiyoruz ;) Klasik sömestr tatilimize kavuştuk sonunda. Nasıl bunaldım aylardır anlatamam sana, dersler yüzünden hafta sonları da gidemedik, burnumda tüttü resmen Yalova, köy, annemler...

Biz yine şu hayatın provasına gidiyoruz :) 

Bu sefer de sana post yazamam belki ama geçen sefer ki fırın hikayesi gibi heyecandan öleceğim şeyler olursa, bil ki iki arada bir derede derhal bildiririm yine :) 

Dersleri geçmişim :) Hem de beklediğimden daha iyi notlarla :) Aferin bana be Sevgili Okur, vallahi aferin bana :) Umarım kalan dersleri de böylece verip mezun olduğum günleri birlikte görürüz :) 

Bişey yapmadım bu hafta, geçen postta dedim sana, depresyonun kıyısındayım işte, o yüzden elim hiçbir işe gitmedi, başım da iki gündür lodos yüzünden sersem gibi, aman boşver, Yalova'ya gidiyoruz ya, sınav derdi de bitti ya :) Ve ayrıca Yalova'ya malzeme götürme işini de boşver, yapmayıvereyim bu sefer de bişey, ya da dur etamin yaparım belki? Düşünelim azcık bakalım :) 

KEÇE ÇOCUK ÇANTASI
Bu çantayı da yine Ali Deniz'in okulundaki kızlardan biri için, Liya için doğum günü hediyesi olarak yaptım.
Sen ne kadar farkettin peki kedinin boynundaki fuları? Fuların uçuk pembe rengini, dantel olmasını ve dahi üstünde iki adet inci bulunmasını? E bence de ben demesem de sen zaten hepsini görmüştün ki :) 

MAİ'ye çekiliş hediyesi :)
Kadriye ile buluştuk, ayaküstü de olsa tanıştık :) Meğer komşuymuşuz biz yahu! İki sokak varmış arada da bilmemişiz ;) İkimiz de memleketten dönünce uzun uzun görüşmek için sözleştik ;)
Güle güle kullansın çantasını, şans getirsin inşallah kendisine :)
Ve sen eğer okumadıysan sevgili Kadriye'nin bloğundaki yazılarına bakmayı sakın ihmal etme, çok etkileyici çünkü yazıları, kalemi kuvvetli derler ya, işte tam da öylesinden :) 

*********
Yeni işler yok ama ben bu ara gardrobumu düzenlemekle meşgulüm :) Aşağıda gördüğün üzere 2015 bahar-yaz seçimlerimi yaptım bile :)
"Yalan be, hem de kuyruklu yalan hepsi, var sen önce karman çorman evdeki dolaplarını düzenle, kusur kalsın Pinterest'teki hayali gardrobun" dedi iç ses bu arada ;)))
Böyle kıyafetler giymek istiyorum, öyle çok seviyorum ki, şu aşağıda gördüğün tarzı, yazın biraz daha yaklaşabilsem de kışın epey uzağım bu tarzdan ama sen bana diyebilirsin ki, böyle salaş ama zarif, böyle şalvarımsı ama kaliteli duran kıyafetleri, şu mağazadan, hem de  çok ucuza alabilirsin" Dersin di mi, der misin lütfen :)

KAYNAK: PINTEREST

KAYNAK: PINTEREST

Kal sağlıcakla sevgili okur, tekrar görüşünceye dek "esenkal" :) 

HAYAL KIRIKLIĞI VE YAKMA ÇİÇEKLİ ÇANTA VE KEÇE OYUN HALISI VE KEÇE DİNAZOR VE KEÇE ÇOCUK ÇANTASI VE SAİRE...

İnsanın hayallerini yıkmak ne fena bişey! Hayallerini yıkarlar, yerle bir ederler ve senin yapabileceğin hiçbir şey yoktur maalesef! Öyle bakakalırsın, senin itirazına vakit kalmayacak kadar çabuk yıkıverirler hayallerini! Elinden en sevdiği oyuncağı -yok yok 5 yıldır ağzından düşürmediği emziği alınmış gibi- öyle perişan, öyle çaresiz kalırsın. (Bu arada bizim çocuklar hiç yalancı meme emmedi biliyor musun sevgili okur! Nehir'e hiç vermedik, Ali Deniz'e kısacık bir zaman dilimi denedik, baktık onun da niyeti yok, hiç ısrar etmedik ve söylenenin aksine bizim çocuklar emziksiz de gayet güzel uykuya daldı!) Öyleyim işte ben de aynen bugünlerde, münasebetsizler ordusuyla uğraşmak zorundayım, paramparça olmuş vaziyette öyle kal gelmiş vaziyette düşünüyorum. Perşembeden sonra halimin nice olacağını, yeni duruma nasıl ayak uyduracağımı düşünüyorum. "Perşembeden sonra ne olacak ki?" dedin di mi, ayıp ettin! Bilmiyorsan yuf sana, ne olacak ayol "Aramızda Kalsın" bitecek. Hüsnem, idolüm bitecek ötesi var mı? Canigim diye seslenen Battinim bitecek, o hayranlıkla izlediğim güzel gamzeli Arifem bitecek, kıvırcık bitecek, Hatçik bitecek! Battal'ı bile özleyecekken, yakışıklı, iyi huylu Civan'ı nasıl özleyeceğimi var sen düşün... Depresyon sebebi bu dizinin bitmesi benim için... Dur bakalım, nasıl kalkacağız altından :((

Gelelim bu moral bozukluğuyla elimden çıkan işlere. Pek azlar  tabii ki çünkü geçen hafta ders çalışmaya çalıştım. Çok çalıştım diyemem ama en azından bunlarla uğraşmadığım için gönlüm bir nebze daha rahat :) 

YAKMA ÇİÇEK
İlkin böyle bir çiçek hazırladım. 

YAKMA ÇİÇEKLİ KEÇE ÇANTA
Ve sonra en çikolatasından kahverengi çantaya böyle takıverdim. 

KEÇE OYUN HALISI
Ali Deniz'in okulu için yaptığım halıdan istiyordu çocuklar, dün iki arada bir derede yaptım çok şükür. Diğerine benzer bir oyun halısı oldu bu da. Park yerlerini nasıl o kadar yamuk yapabildim ben de şaşırdım sonradan bakınca :) 

KEÇE DİNAZOR
Ali Deniz için bu minik dinazor, bu resimde büyük gözüktüğüne bakmayın, topu topu 25 cm'lik bir dinazor bu.
Yalnız arkadaş o nasıl bir uğraştırmak, arkasını sırt kısmından sıcak silikonla yapıştırana kadar canım çıktı. Diyebilirim ki dinazorun kendisi kadar vakit harcadım. Bulaştı silikonlar, içindeki boncuk silikonla, sıcak silikon savaş ilan ettiler resmen. Silikon Silikona karşı oldu :) Demek ki bir dahaki sefere sırt kısmını önce yapıştırıp, sonra içini doldurmalı. dikiş yaptığım yerlerden doldurmalı üstelik, sonra kapatmalı, tecrübe böyle bi şeydi değil mi sevgili okur :) 

KEÇE DİNAZOR
Arkası da böyle mavi işte ama sakın yakından bakma, silikon izlerini görme :)
Sabah erkenden uyanan kuzuya takdim ettim, çok sevdi, çok beğendi, okula götürmeye kıyamadı, Ahmet Aras elimden çekermiş dinazorunu diye korktu :)
İnce ince de sordu, "Yası yaptın? Yuvarlakları yası yaptın? Yası diktin?" meraklı ki hem de ne :) 

KEÇE ÇOCUK ÇANTASI
Bu seferki mini mauslu :))) 

MINNIE MOUSE

ŞEKERCİ CAFER EROL
Badem ezmesiymiş bunlar, tablo gibi di mi? Nasıl güzel yapmışlar git kendi gözlerinle gör, ben bayıldım görüntülerine :)
Ne yapıyorduk biz çocukken böyle bilemedim bir türlü, düşünüyorum tam aklıma gelecek gibi oluyor ama yok! Oyun Hamuru desem o zamanlar hamur yoktu ki, e neydi peki böyle muzlu falan? 

ARAMIZDA KALSIN
Tüh yaa, tühhhh!!! 

KAHVE BAHANE

Çekerim ki ben, bu orkide solana kadar çeker çeker koyarım bloğa :) 

ÇILGIN YAMAK :))

Ve sonra kolları yorulan yamağa ablası yetişiverir :) Gördüğünüz gibi yardımcılarım çok sağlam. Ve ben bu hafta sonu da yine mercimekli köfte, elmalı-tarçınlı kek ve dahi annem usulü fırından alınmış hamurla, peynirli hamur kızartması yaptım. Çok yoruluyorum evet ama yapınca da yeminle kendimi çok iyi hissediyorum ;) 

MUTLU HAFTALAR OLSUN SEVGİLİ OKUR, KÜÇÜKLERİN GÖZLERİNDEN, BÜYÜKLERİN ELLERİNDEN ...

Not: Sınav sonuçları henüz açıklanmadı, tamam biri süper geçti ama biri de fenaydı be sevgili okur, Allahtan sunumdan 95 aldığım ders o :) Dur bakalım ;)

Keçe Çantalar

Tövbeler olsun, bitmedi, bitmiyor ve bitecek gibi de gözükmüyor ne yazık ki! Ve işin kötüsü bu bitmeyen aklımdaki-hayalimdeki işler yüzünden de huzura erip bir türlü derslere konsantre olamıyorum :( 

Bu aşağıdaki çantayı yapmadan rahat edemezdim, içimden içimden bunu yaparken, aklımı okuduğum "Beklenti Teorisi"ne ve dahi "İş Değerlemesi"ne veremezdim, billahi veremezdim... Neyse şimdilik susturdum içimdeki o sürekli bana emirler veren, "yap,. hadi şimdi yap, dene hadi" diyen sesi ve and olsun ki, bu hafta hobi yok, keçe yok, ders var akşamları, söz, sana yemin, sana söz :))

E dolayısıyla bu hafta başkaca post da yok ama ne gam, bak yine upuzun, dopdolu, represimli bir post karşında, sen beni azcık idare ediver sevgili okur, şu cumartesiyi atlatana kadar azcık tolerans göster e mi :) 

ANNESİ-YAVRUSU KEÇE ÇANTA
(Dükkan'da)
Bu çanayı çok büyük bir heyecanla yaptım, evet haklısın hepsi öyle ama bu sanki az biraz daha fazla heyecan yaptı bende... Neden dersen, hatırlar mısın, Ali Deniz konuşsun da bana "Anne" desin diye aşağıdaki etamin deseni işlemiş ve bir de hikaye uydurmuştum. Tam şurada işte, o desenin bir benzeri bu da, aklımdaydı ne vakittir, Pinterest'te şuradaki deseni çanta yapmak, sonunda oldu ve tahminimden daha da güzel oldu :) Sen ne dersin bilmem ama bu çanta çok özel be sevgili okur ;) 

"ANNE ZÜRAFA OĞLUNA DEDİ Kİ!" ETAMİN PANO VE KEÇE ÇANTA
Dedi çok şükür, bin şükür hem anne dedi hem de başka başka şeyler ;) Mesela uykudan hemen önce bir arkadaşından şikayet ederken "güvenmiyorum ona" dedi :) Bi şaşırdım ki ;) 

Nasıl güzel bir desen di mi :) 
Peki merak ettin mi o yavrunun göz bebekleri nasıl öyle annesine bakıyor, nasıl başardım bunu, ;) Zorla da olsa söktüm arka kısmını ve gözbebeğini üste doğru yapıştırdım :)  Yoksa aşağıya bakacaktı yavru zürafa ve hiç de anlamlı olmayacaktı :) 
Bu desende en büyük sıkıntı o minik kahverengileri tek tek silikonla yapıştırmak oldu, bulaşıyor çünkü silikon, daha ince uçlu bir tabanca almam lazım :( 

ŞEN MAHALLE KEÇE ÇANTA
(Dükkan'da) 
Ve bu çanta da aklımdakilerden biriydi işte, ne zamandır evli çanta yapmadım diye düşünerek, bu güzel mahalleyi kurdum :) 
Ağacı sorarsan, hem golden verir hem kırmızı elma :) İnanmadın mı, ayol neler neler oluyor, bir ağaçtan kaç çeşit meyve verdiriyorlar bilim insanları, aşıladık biz bunu da ondan böyle bu :) 

Ve bu da provası evlerin :) 

KEÇE KOL ÇANTASI
İstek üzerine ilk kez kol çantası denedim ama bir kez daha gördüm ki,  kol çantası işi  bana göre değil :( Böyle de söylenmez biliyorum ama ben sanki el çantalarını daha iyi becerebiliyorum. İşe giderken kullanılan, içine bir kitap, sandviç vb. şeyler konulan ya da komşuya giderken elişini koyabileceğin ya da aşağıda görüldüğü üzere canım molacağımın yaptığı gibi örgünü saklayabileceğin el çantalarımı daha çok seviyorum ve bence daha bi güzel yapabiliyorum ;) 

************

KÜÇÜK PRENS VE KALEYDESKOP :) 
Küçük Prens'in merakla beklediğim bu çevirisini hafta sonu Toyz-Shop'ta kasanın yanında görünce atladım, Nehir de o kaleydeskoba atladı :) Ali Deniz'in abuk subuk nelere atladınığı, nasıl mücadele ile en abuğunda karar kılmak zorunda kaldığını hiiiiç anlatmıyorum :) 

***********

KEKE EBRU
Ne çok severim ebruyu, ne çok bilemezsin. Hafta sonu keke kakao katınca, sanki kendimi  tekne başında hissettim, fotoğrafladım o anı gitti :) 

KEK İLE PEYNİR
Vazgeçilmez ikili :) 

KAHVE BAHANE

Ve bir de karlı İSTANBUL sana :) 

Geçen hafta karın en çok olduğu akşam çocuklarla çıkıp kartopu oynadık :) 

Ve çıraklıktan yamaklığa terfi ettirdiğim kuzu :)
Zencefilli kurabiye yaptık birlikte :) 

Mutlu haftalar size, bol zihin açıklığı bana olsun ;)

YAKMA ÇİÇEKLİ KEÇE ÇANTA, ÇEKİLİŞ HEDİYESİ OLDU KENDİLERİ :)))

Kendimi nasıl hissediyorum biliyor musun? Mahallenin pek de sevilmeyen, azcık uyuz ama babasının parasıyla etrafına mutluluk saçan, aldığı şekerleri, çikolataları hesapsız tüm çocuklara -sırf kendini sevdirmek için- dağıtan tombul çocukları gibi :)) Bunun sebebini anlayacaksın şimdi ;) 

Ama yeminle o tombul çocukla aynı değil niyetim, iki gözüm önüme aksın ki değil işte! Niyetim sadece içime bir türlü sinmeyen şu çekiliş olayını mutlu sona erdirmek! Nasıl mı? Hani yaptığım çekilişlerde hep diyorum ya sana "Kimseye duyurma, beni sahiden takip edenlere gitsin istiyorum hediyelerim, aramızda!" diye, işte hani pek de öyle olmuyor ya bazen, bu sefer ben de yine bir çekiliş yaptım ama sana bile duyurmadan, hiç kimse bilmezken :) İçimden içimden yaptım yani :) Ve geçen postta sana ısrarla "yorum yaz" demiştim ya, bu yüzdendi işte ;) Yorum yazanlar arasından birini kurada çektim. Kendim çektim bu sefer. Ve nasıl kalbim çarptı anlatamam sana :) O tombul çocuğun gizli işler çeviren hali gibiydim :))) 

Vee açıklıyorum çekilişimizin talihlisi "KADRİYE ZİHNİ ERDEM" :)) Güle güle kullan çantanı Kadriye :) Şans getirsin sana inşallah :)  

Yakma çiçekli bir keçe çanta yaptım çekiliş hediyesi, içimden öyle geldi, benim tarzımı, zerafetimi, sanatımı yansıtan bir ŞAHeser!! olsun istedim :)  Ortaya çıkan da böyle bir çanta oldu işte ;)  

KEÇE ÇANTA
O incili şey de ne zarif di mi, ondan bulup alayım ;) Çiçeği ona yapıştırıverdim. 

YAKMA ÇİÇEKLER
Takıldım bu çiçeklere, işin kötüsü organze kumaşlar ve tüller de bitecek gibi değil :( 

YAKMA ÇİÇEKLİ BROŞ
Bu da geçen posttaki broşun yavrusu :) 

KEÇE NAZARLIK
Bakmayın büyük durduğuna bu küçücük bir araba nazarlığı :) 

KANAVİÇELİ İŞLER
Instagramda bir arkadaşım "kanaviçe" etkinliğinde etiketledi beni, ben de eski yaptıklarımı böyle bir kolaj haline getirdim :)
Bu kolaj işini, fotoğraflarla oynama işini çok sevdim, hem üstüne de böyle yazabiliyorum güzelce :) 

******
BONUSLAR ;)
Bu fotoğraflar da gösteriyor ki;  mutluluk anlardan ibaret :)

BARDAKTA ÇAY
İnsan bu kadar yetenek abidesiyken!!! fotoğraf çekme konusunda nasıl bu kadar beceriksiz olur bilmiyorum ama bu ve alttaki fotoğraf bana dedi ki "Umudunu kaybetme, yanlışlıkla da olsa ara ara işe yarar kareler çıkıyor bak!" :))

FİNCANDA ÇAY
İki fotoğraf da ofisimin penceresinden... Üstteki bir hafta önce, bu ise dün akşamüzeri çekildi.
İkisinde de kar yağıyor ama sen sanıyorsun ki yağmur var ;) Aldatır fotoğraflar, aslına bakmalı gerçeği görebilmek için :) (Bu postun bir kıssadan hissesi olmasın mıydı sevgili okur, bi küçücük mesaj barındırmasa mıydı yani!) :) 

NOT: Sürprizlerim devam edecek, izle beni sevgili okur ;) Bu sefer yorum yaz demeyeceğim, ama bi düşün istersen, sen bilirsin yani, ben seni etkilemiş gibi olmayayım :))))
Kal sağlıcakla...

Yakma Çiçekli Broş, Keçe Oyun Halısı, Keçe Hercai Menekşeli, Gelincikli ve Dahi Yakma Çiçekli Çanta

3 yıl, 1,5 aylık blog yolculuğumuzda sözün bitti yerdeyiz sevgili okur! Görüp göreceğiniz bu posttan ibaret! Bu bakımdan blog hikayemi "Happilly Ever After!" mı yapsam ne yapsam bilemedim! 

Ne yapayım da bu posttakileri aşayım sen söyle o zaman, önce resimleri çabucak tara ve sonra okumaya devam et istersen.. Sen söyle ben kendimi aşa aşa, çıtayı sürekli yukarılara taşıya taşıya arşa mı varayım, ne yapayım??? Sen şimdi bu yakma çiçeğin, o oyun halısının, o güzelim hercaili çantanın üstüne ne yapsam "Olmuş!" dersin ki? Ne tatmin edebilir seni bunların üstüne??? Evet evet ben bitireyim bu macerayı burada, kendimi de strese sokmayayım boşuna! 

Yok ayol, takılıyorum, "kendini beğenmiş, burnu havalarda ve hatta alçak dağları ben yarattım" blogger modundan seslendim sana ama gerçeği şu ki, yazma aralıklarım seyrelse de ben seni çok seviyorum be sevgili okur, öyle çok ki bana kazandırdıkların, öyle güzel ki dostluğun, arkadaşlığın, yoldaşlığın ve dahi sırdaşlığın ;) Günü gelip yapacak bir şeyim kalmasa, hem mecalim hem yaratıcılığım yani uydurukçuluğum tükense de sen hep burda ol, ben de tam karşında, e mi?

E başlıyoruz o vakit ;) 

YAKMA ÇİÇEKLİ BROŞ
Bu broşu Fatoş Hocam için hazırladım. Öyle güzel sözler etti ki bana telefonda, öyle yüreklendirip, öyle motive etti ki yaptıklarım konusunda, içimden taa içimden gelerek hazırladım bu broşu ona, umarım severek kullanır... 

YAKMA ÇİÇEKLİ BROŞ
Bu çiçeğin renkleri evet çok güzel, uyumunu da çok sevdim ama beni asıl mest eden göbeği oldu. Kum boncuk ve kesme boncuklar dikerek hazırladım ama o üstte görünen sarıları da göbeğin üstünde kalacak şekilde havadan diktim, ki o altın renkleri de bu baharat tonlarına çok uydu. Ve ne yalan diyim sevgili okur, bu çiçeği benden başkası yapsa inan çok kıskanırdım ;)
(yooo, yanlış anlama sakın, bunu deminki modda asla söylemedim, çoook samimi olarak söyledim!) 

YAKMA ÇİÇEKLİ BROŞ VE KEÇE KUTU
Sonra evde bu çiçeğe uygun bir karton kutu bulamayınca, 5 dakkada, evet evet tam da 5 dakkada bu keçe kutuyu yapıverdim. İşte bak ayrıntılı resimlerini de senin için koydum :) Ama biliyorsun ki bu kutuların anlatımlarını 10marifet'teki videoda da anlatmıştım... 

KEÇE ÇİÇEKLİ BROŞ
Ve kutusunda da işte tam şöyle durdu ;)

***********

Ve bir de bu çanta var yaptığım. Hercaili bir keçe çanta :) Çok sevdim bu minik hercaileri ben :) 

HERCAİ MENEKŞELİ KEÇE ÇANTA

HERCAİLER
Yakından da böyle işte... Ne çoklar di mi? Dipdibe, sırtsırta yapıştırdım çiçekleri. Sonra altına şu hep kullandığımız çuval ipini birkaç kat yaparak sap hazırladım. Yeşil iple diktim ve alt kısımlarını serbest bıraktım, kurdele ve dantel de bağladım, oldu bitti :)
Hercai dedim ama Selcen doğru söylüyor, bunlar biraraya gelince daha çok Ortanca'ya benzediler :) 

HERCAİ MENEKŞE
Böyle rastgele, üç ya da dört yapraklı çiziyorsun önce keçeye, sonra kesiyorsun güzelce. Sonra da ortalarına sarı kum boncuk, oldu mu sana bir buket menekşe :) 

OYUN HALISI
50x100 cm
Ne zamandır aklımdaydı Ali Deniz'in okulu için bir oyun halısı hazırlamak. Bu uzun yılbaşı tatilinde bunu da yaptım :) Bu gördüğünüz provasıydı :) 

KEÇE OYUN HALISI
Ve sonra yavaş yavaş ayrıntıları oluştu. Tek tek şeritleri diktim iki kat nakış ipiyle. Şeritler hazır olduğunda sıcak silikonla yapıştırdım.  Sonra hayvanları yerleştirdim, köpek, kedi, fare, kuzu ve kuzuya papatyalar, park yerlerini yaptım, ev hazırladım, iki de ağaç.. 

KEÇE OYUN HALISI
Cumartesi gecesi 10.30'da başladım, bittiğinde saat 02.00 idi. 

KEÇE OYUN HALISI
Ben tamamladığımda böyleydi. Sabah kalktıklarında büyük sürpriz oldu çocuklara :) 

KEÇE OYUN HALISI
Ve sonra kuzular bu hale getirdi halıyı. Ne kadar araba varsa koydu Nehir üstüne. Bir de hayvanları yerleştirdi. Dedim ki "Çiftlik mi var yolun ortasında" "Yok anne, hayvanat bahçesi o!"   Günah ayol, egzoz içinde, gürültü içinde, yazık hayvancıklara dedim ama dinletemedim ;) En çok da Nehir oynadı bu halıyla :) 9 yaşında oldu ama her gün okula bir bebeğini götürüyor, hala bizden hediye olarak oyuncak istiyor :) E büyümesin bence de, fırsat varken biraz daha çocuk kalsın, hayal dünyasında dolansın dursun :) Hiiiç sakıncası yok :) 

KEÇE OYUN HALISI
Çocuk olmak ne güzel şey! 

KEÇE ÇANTALAR
Bu çantalardan gelincikliyi ve açık renk olanı da yeni yaptım :) Sahibine ulaştı bile, güle güle kullanılsınlar :) 

YAKMA GELİNCİKLER

YAKMA ÇİÇEKLER 

MAGNOLIA
SerraFun'ın tarifiyle Magnolia yaptım ilk kez :) ve nasıl güzel oldu, çok teşekkürler bir kez de burdan :)
(Orjinal tarif başlıkta)
- 1 litre sütü 1 su bardağı toz şeker ile ocağa alıyoruz. Şeker eriyince  3/4 su bardağı nişasta ve 1/4 su bardağı un ile pişirmeye başlıyoruz, kaynayınca soğumaya bırakıyoruz. Soğuduğunda mikserle çırpmaya başlıyoruz, 1paket krema ekliyoruz, çırpıyoruz ve sonra da yarım fincan dolusu hindistan cevizi ile çırpmaya devam ediyoruz. (Tarifte 1 fincandı hindistan cevizi ben yarım fincanla yaptım)
- Cici Bebe Bisküvisini (1 paket) robottan geçirip un haline getiriyoruz. 
- 3-4 adet muzu dilimliyoruz ve servis için kullanacağımız bardak ya da cam kaselere (ki SerraFun kavanozlara koymuş ve nasıl da şık olmuş!) önce bisküvi sonra muz, sonra muhallebi, sonra yine bisküvi sonra yine muz ve sonra yine muhallebi diye sıralıyoruz. Hepsi bu :) 
 Öncelikle bisküvimizi hazırlıyoruz; bisküvimizi blenderda un haline getiriyoruz. Ben bu hafta iki kez yaptım, biri bizim için biri de Ali Deniz'in okuluna pazartesi ödevi olarak, ama bu sefer iki kat ölçüyle yaptım ;) 
   

UN HELVASI
Evde magnolia vardı ama evin beyi buyurdu ki, "Bugün kandil, un helvası yapsan da ev bi helva koksa!" Yıllar yıllardır evliyiz, ilk kez böyle buyurdu ve ben de ilk kez un helvası yaptım :) Misler gibi koktu ev :)

BONUS
Pijamaları sayesinde kendini dünyanın en bi yakışıklısı sanan Ali Deniz :)
Yeğenim Ömer'in pijamaları yıllardır Ali Deniz'in büyümesini bekliyordu, sonunda o gün geldi :) 

Ve geldik mi finale, okudun, baktın, beğendin ya da beğenmedin, her ne ise düşüncen söylemeden vallahi bırakmam! Yorum istiyorum senden, bu postun en çok neyini sevdin, mutlaka söyle bana e mi, bak pişman olmayacaksın ;) İlk kez bu kadar ısrarcıyım sevgili okur, lütfen yaz bana ;)

Kal sağlıcakla, mutlu haftalar :)