* Dün yılbaşı hediyeleriyle ilgili son malzemeleri almak için Üsküdar'da bi nikah şekeri-bebek şekeri satan dükkana girdim. Kırmızı tül lazımdı (kırmızı tülün ne için olduğunu resimlerden takip edin lütfen ;) ) dükkan sahibi bir Rizeli kadın, söylemeden de bildim şivesinden. Yeni yıldan, kırmızı tüllere sarıp hediye edeceğim narları patlatmanın işe yarayıp yaramayacağından konuşurken, 2011'in onlar için ne kadar kötü geçtiğinden bahsederken birden ağlamasın mı, benim de içim bi fena olmasın mı :( Kızı varmış 26 yaşında, Gülay... 2011 başında nişanlanmış Gülay Ümit'le, düğün için gün almışlar, sonra düğüne az bi zaman kala, Gülay'ın beyninde tümor çıkmış, ameliyat olmuş, önce düğün tarihi ertelenmiş, sonrasında da damat Ümit bey tarafından nişan atılmış... Çok şükür Gülay iyileşmiş, yüzünde çok hafif bi felç kalmış sadece ama bu fiziksel kısmı, ruhsal olarak çökmüş, hala da toparlayamamış kendisini, psikolojik destek alıyomuş... Annesi çok üzgün, ben de bi anne olarak çoook üzüldüm, kızının nişan resimlerini atmamış, sakladığı yerden çıkarıp gösterdi bana, çok güzel bir kızı var, Allah onu annesine bağışlamış, gerisi hikaye aslında ama gel de bunu Gülay'a anlat, böyle zamanlarda insan dış seslere kapatıyo kendini, teselli istemiyo bile, ancak üstünden zaman geçecek ve güzel Gülay o zaman anlayacak bunun aslında kendi hayrına olduğunu, çünkü damat Ümit bey, böyle dar zamanında bıraktıysa güzel Gülay'ı, yarın öbür gün, evlenip çocuk sahibi olduklarında da bir başka dar zamanında da bırakırdı mutlaka, vefa duygusu yokmuş demek ki damat Ümit'te. Belki de ömür boyu vicdanı rahatsız edecek Gülay'ı terkettiği için onu, kimbilir...
Bütün bu hikayeyi 10 dakika kadar bi zamanda bana anlatan tatlı ablaya farz oldu yaptıklarımdan birini götürmek, bakarsın 2012'de hayatlarındaki her şey yoluna girer, 2012 sonunda da, "Şükürler olsun, güzel geçti bu yıl" derler ana-kız..
* Nehir hanımın okulunda Kermes var hafta başından beri, her gün listeyle geliyo, 3 lira, 2 lira, 50 kuruş yazıp yazıp küçücük kağıtlara... Sabrımın sonuna gelmek üzereyim, inşallah biter bugün :) Bana yılbaşı hediyesi alacakmış kermesten, babasına söylerken duydum, "Cilt bakımı" alacakmış, çok gülesim geldi, kermeste ne var cilt bakımıyla ilgili bilmem, bakalım, başka şeyleri görüp de hediyemi unutacağına eminim ama...
Ve bu kermes sayesinde malesef öğrendim ki kızım aynı benim küçüklüğüm gibi (büyüklüğüm de mi demeliydim ;) ) tutturuk, okuldan geldiğinden yatana kadar, pardon uykuya dalana kadar, sürekli önce "Babamla kendi aranızda konuşun para konusunu" sonrasında da "Koydunuz mu cüzdanıma paraları" diye yedi bitirdi beni... Benden geçen yegane özellik bu olmasaydı iyiydi ya, neyse :) Öğretmeni bile bu sabah babasına söylemiş, "Siz yandınız bu kızla, alışveriş delisi" diye, öğretmenini de ne kadar sıktıysa artık....
* Öğretmenine yılbaşı mesajı yazsın diye hazırladığım bi kağıdı verdim dün, "Resim yapabilirsin, mutlu yıllar öğretmenim yazabilirsin" dedim, çok hoşuna gitti, yaptı da ama çok Avrupai bi aile miyiz neyiz bilemedim, öğretmenine mutlu yıllar yerine "mutlu nualler yazmış çocuğum, sorunca da niye mutlu yıllar yazmadın diye, "O zaman doğum günü gibi olurdu" dedi, sesimi çıkaramadım :)
- Yanlış yazmış önce,silme yanlışı bişey olmaz, doğrusunu yaz dedim, yazmış doğrusunu çocuğum; "nualler!"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yazın bi, lütfen yazın yaaa, merak ediyorum ne düşünüyosunuz ;)
Yorumunuz çıksın istiyorsanız eğer:
Blog sahibi değilseniz adı/url seçeneğini seçip ad kısmına adınızı yazın url kısmını boş bırakın, yorumunuzu postalayın, aksi takdirde, çok istememe rağmen gelemiyor yorumlarınız :)