8 Eylül 2013 Pazar

HAFTA SONU MAHSULLERİ-BUYUR SEVGİLİ OKUR ;)

Ben salonda oturuyorum, evimizin en kıymetli koltuğunda yani, cam kenarındaki berjerde, yanımda minik sehpam, üstünde envai çeşit malzemelerim (ki o kadar küçük sehpayı nasıl yettirebiliyorum kendime hayret yani! Kısıtlı imkanlarla çıkıyor bunca sanat eseri, bu noktaya dikkat sevgili okur!) sen de tam karşımdaki koltuktasın, sen ve sen, sen, sen... Hepiniz işte karşımdasınız, ben anlatıyorum anlatıyorum, hiç aralıksız, kimi zaman da lüzumsuz derecede uzun uzun anlatıyorum. Sen benim sözümü hiç kesmeden, sakin sakin, ilgiyle dinliyorsun-ki bu maalesef bende pek de olduğu söylenemeyecek bir özellik, karşımdakini dinlerken, sözünü tamamlamadan araya girmek, aslında başka bişey demek isterken, lafı ağzından alıp, yanlış anlamak, aralarda gereksiz sorularla konuyu dağıtmak :(- neyse işte, sen böyle usul usul dinliyorsun, benim anlatmalarım ve varsa göstermelerim bittiğinde bu sefer sen başlıyorsun yorum yapmaya, güzel güzel, içten içten (bu ikilemeler ne çok işe yarıyor di mi sevgili okur, yani benim çok işime yarıyor en azından :) ) yorumlar yaparken, ben mutlu-mesut dinliyorum seni ve inanılmaz bir şekilde araya girmiyorum-giremiyorum diyelim :) Geçen postun sonunda sana demiştim ya hani "Azcık interaktif ol!" diye, oldun :) Sağol, çok güzel yorumlar yazdın, ellerin dert görmesin, sen böyle yorumlar yazınca, benim içinden de bu yukardakileri yazma geldi ;) Yani ben bu bloğa senin için, sana anlatmaya geliyorum sevgili okur, misafir ediyorum seni burda, ki elimden gelse uzatıvericem yaptıklarımdan sana da ikramlık bir tabak :)  O kadar seviyorum misafirliğini, düşün yani ;)
Bu hafta sonu mahsulleri yazdım başlığa ama sakın içinden içinden "Şaşırmış bu kadın, hafta sonuna neler sığdırmış, başka işi gücü yok heralde, keçelerle keçileri kaçırmış" deme sakın, zira bu yaptıklarım bol bol fotoğraflandıkları için çok gibi gözükse de, bakma sen, hepsi de küçük küçük, az zaman alan işler...


KEÇE ÇANTA
Bu yaptığım üçüncü keçe çanta sevgili okur, diğerlerinin birini ben kullanıyorum (ki bu sayede kol çantasından kurtuldum, hem omzum kopmuyor, hem de elimde taşıdığım keçe çantama az ama zaruri şeyleri koyduğum için daha pratik :)  Diğeri de biliyorsun ki senin, çekiliş için yaptım sana ;) Bu üçüncüsü, bu sefer başka bir tema çalışayım dedim, azcık da sürprizli olsun istedim. Sürprizini arka tarafına koydum :) Nazar boncuğu yine yaa, maalesef, taktım yahu, ama güzel olmadı mı sence de  ;) Çantayı ters tutunca boş gözükmesin di mi hem ;) "A-aaaa, çantaya bak sen ne de sürprizli" desin görenler :))) Ön yüzdeki çiçekleri tokacıdan aldığım taçtan kopardım, yapıştırıverdim sonra yerlerine, saplarını işledim itinayla :) 

Yaaa, bu hafta sonu da ilhamımı yine mürdümler verdi :) Cuma günü eve geldim, çocuklar alttaki komşunun torununun doğum gününe gittiler, koca kişisi de yok, amaninnnn, ne şahane birkaç saatti anlatamam sana, derhal mürdümler çıkarıldı, partiye başlandı (Evet Sevgili Juliette oldu mu sana "Mürdüm Partisi" ;)  Kendimi sanatıma adadığım birkaç saat boyunca çantayı yaptım :) Ağacın üstüne önce nazarlıklar diktim, sonra içime sinmedi, söktüm ve bu halini daha çok beğendim. Çantanın önü-arkası, sağı, solu, dibi hep başka başka renk ;)


Sonra, ev ahalisi toplandı, öğrenildi ki, Ali Deniz ablasını doğum gününde hiç daraltmamış, hiç ağlamamış, hem Ali Deniz'e, hem de ona ablalık eden Nehir'e "Aferin benim kuzuma" dendi ;) yemekler yenildi ve başlandı mavi bir nazarlığa :) Ertesi gün bitirildi, hediye olarak da epeski ama çook kıymetli bir fincanda kahve ısmarlandı ;)  İlk kez mavi yaptım :) Çok sevdim çoook, mavi ve kahve de ne uyumlu di mi, o boncuklar da Eminönü'nden aldıklarım, bol bol kullanırım artık bitene kadar ;) Bitsin, Eminönü dediğin ne ki, dibimiz yahu :)) (Çok özür dilerim senden uzaktaki, denizaşırı memleketlerdeki sevgili okur :)


Sonra sevgili okur geçen gün Zeliş'in "Bardak altlığı da yapsana Esen Abla" demesinden ötürü, birkaç bardak altlığı denemesine giriştim. Bursa'dan aldığım kumaşları döktüm ortaya, yaptım üç çeşit ;) Ben en çok şu mavi desenli kumaşlarla yaptıklarımı sevdim (ki pek çoğunuz biliyordur, o kumaşlar English Home'dan, Ali Deniz'e Elif'in aldığı bebek yastığını bozup kullandığım kumaştır kendisi ve benim favorilerimdendir :)
Kalıplar bardak ve fincanlardan :) Ama benim bu kalıp konusuna eğilmem lazım, kendime bir kalıpçı bulamadıkça daha özenli kalıplar çıkarmam lazım. Bi de son ütücü lazım bizim eve yaaa, bir türlü elim ütüye gitmiyor, ayıp yani tam 20 gün oldu, lazım oldukça ütüle, nereye kadar. Son ütücü diyorum çünkü ilk ütüleri çamaşırları toplayınca elde yapıyorum :)
Madem fikir Zeliş'ten e bu bardak altlıkları da ona hediye olsun, eşiyle üstünde içecekleri ferah çayları olsun :)
Burdan belli olmuyor ama kırmızının kenarları da battaniye dikişi, o  azcık sade olsun istedim.

Bir de kare denemek istedim ve ben en çok bu kareyi sevdim, azcık süslü oldu ama çooook şeker oldu bence yahu :)
Ve yine erikler başrolde görüldüğü üzere ;)
Bak şimdi merak ettim, sen elişleriyle uğraşırken ilhamını hangi yiyecekten alırsın sevgili okur ;)
Arkasını da görün istedim. Kısacık anlatayım mı şimdi, bardak altığı olabilecek büyüklükte kalın keçeden bir yuvarlak kestim (ki bir de kesmeci bulmam lazım, çok berbatım kesme konusunda, yamuk yumuk  ki sorma!) altı için de ince keçeden aynı büyüklükte bir yuvarlak daha kestim. Yuvarlak kalın keçenin ortasına bir yuvarlak daha çizdim, ne çok büyük ne çok küçük olmasına dikkat ederek. O kestiğim yuvarlağı dikkatlice keserek pencere şekline getirdim. Sonra altı olacak ince keçeden yuvarlağa, yine büyük yuvarlakla aynı boyda kestiğim kumaş parçasını-sadece kenarlarından yapıştırdım. Kumaşı da aynı boyda kestim ki dikişle de sabitleyebileyim. Sonra battaniye dikişiyle birleştirdim kenarlarını, iki kutuda bir de boncuk koydum.  Yani kolay ki ne kolay sevgili okur, ben diyeyim 20 dakika, sen de yarım saatte tamamdır ;) 
 ARNAVUT CİĞERİ ;) 
Bunca yüksek sanat eserinden sonra ne alaka deme sevgili okur, anlatayım da dinle
Geçen hafta yemek açısından benim için pek başarısız bir haftaydı (ki genelde de çok başarılı olduğum söylenemez, tamam genlerden gelen bir lezzetli yemek yapma durumu var, çünkü hem annem hem de babam çok güzel yemek yapar, amma yine de yeni lezzetler konusunda, çeşitlilik konusunda pek zayıfım) Dedim ki bari haftanın finalini koca kişisine sürpriz yaparak, Arnavut Ciğeri pişirerek bitireyim. Kasap bir güzel temizledi, doğradı, bana yıkayıp, unlayıp pişirmek kaldı :) Sonuç, nefissss, anlatamam sana sevgili okur (Haklısın tabağı daha düzgün halde çekebilirdim ama çok acıkmıştım yahu ;) 
Sen de yap bu hafta, üşenme sakın, vereyim sana kasabın adresini, git ordan doğranmış, temizlenmiş, paklanmış al ve pişir :) 


TURİST KUZULAR :)

;) Komiğim, kabul :)
Tebrik ediyorum seni sevgili okur, bıkmadan, sıkılmadan, yorulmadan buraya kadar gelebildiysen, seni kocaman bir tebrik ediyorum :)
Mutlu haftalar olsun hepimize :) Çok mutlu olsun hatta ;)
Esen kalın :)
Not: Çok uykum geldi sevgili okur, sürç-i lisan ettimse affola ;)

30 yorum:

  1. Çantaya bayıldım ve yine bayıldım, ellerine sağlık Esen'cim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Uzanıp alıver çantayı Baharcım, senin olsun :)
      Sen de sağol, öperim :)

      Sil
  2. eline sağlık çanta güzel olmuş..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler, ben de çok sevdim bu çantayı, en çok da üstündeki minik pembe çiçeklerini :)
      Sevgiler Nilgün hanım...

      Sil
  3. Hızınıza yetişilmiyor, Maşallah diyim nazar değmesin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler Nebihan Akça, hakkını vererek el işlerini, el sanatlarını yapan onca maharetli kadınlar varken, inanın benimkiler nazar değmeyecek kadar sade, basit işler ;) Yine de teşekkürler :)

      Sil
  4. Harikasın ellerine sağlık çok şık olmuş çantan canım. Arnavut ciğerine bizde bayılırız ellerine sağlık sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkürler Nesli, olmuş di mi, çok zevkli yapması da, çoook :) Hem yapması hem de ortaya çıktığında seyreylemesi ;)
      Süper oldu arnavut ciğeri, uzun zamandır yapmamıştım artık sık sık yaparım, hem de laf aramızda tembel işi :)
      Sevgiler

      Sil
  5. sen böyle anlatıyorsun. senin yazdıklarını okuya okuya artık keçe yapmayı denesem mi acaba :) bardak altılıkları ilk projem olsun benim, çeyizde bardak altılığım yok henüz. ilk müsait zamanda başına geçeceğim :) battaniye dikişi ne oluyor onu bilmiyorum tabi daha, anneme sorayım bi :):)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Denemediğin kabahat Tuğbacım, hemen başla bence de, bardak altlığı da çok doğru bir seçim olur, çünkü gayet basit, istersen benim modellerden kopya çek, ama sonucu mutlaka bana da göster e mi ;) Bardak altlığı olmadan gelin olmak ayıp vallahi, tamamla çeyizini bir an önce :))
      http://orgum.org/kece-nakisi-nasil-yapilir.html burda güzelce anlatılmış resimle, bak bi istersen battaniye dikişine :)
      Öpüyorum...

      Sil
  6. Elinize sağlık hepsi çok güzel olmuş. Bloğunuzu yeni keşfettim çok keyifli hemen sık kullanılanlara ekledim, takipteyim. Arada sırada ben de birşeyler paylaşıyorum. Bize de beklerim :) sevgiler. http://smmmondm.blogspot.com/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler semoş :) Ben de sık sık uğrarım ;)
      Sevgiler :)

      Sil
  7. sen evden üretimle ilgili bir birime başvur esencim . 2. maaş gelsin. bakın de tezgahım şu küçücük sehpa nasıl dar imkanlarda çalışıyorum. artık hobi olmaktan çıktı haberin olsun emeklilik yatırımı haline geldi:))) ben kimseden bişey istemem hediye de istenmez verilir biliyoz adab-ı muaşerete muhalefet ederkten diyorum ki kızım için küçük bir çalışmadan bir adet verebilirmisin. ismini öyle koydum. lakin asıl niyetim bunca güzel çalışmadan bi hatıra da bizde kalsın. buzdolabı süsü bilem olur. Allaha emanet....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) Var mı öyle bir birim Zeynep Abla, ciddi ciddi yaptıklarımı değerlendirmeyi düşünüyorum ben de, bakalım, hayırlısı ;)
      Ne istersen senin olsun, en beğendiklerinden seç birini, ya da bana bırak istersen, ben seçeyim :) bayramda getiririm hediyeni ;)
      Siz de Allaha emanet olun :) Öpüyorum çok, selamlar

      Sil
  8. Elinize sağlık hepsi çok şeker, sizi yeni keşfettim, takipteyim.
    Keçe ile patchwork birleşsin diyorsanız , beklerim.
    www.keyifolsun.com

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler keyifolsun :) Ben de sizi takibe aldım :)
      Keçe ve patchwork bence de birleşsin çünkü birarada şahaneler :)
      Sevgiler...

      Sil
  9. Sevgili yazar;yine eğlenceli yazını neşe ile okudum ,özürünü kabul ettim(eminönü),mavi ile kahveyi nazarlığa yakıştırdım,Çantayı çok beğendim,Ciğer tavsiyeni hemen aklıma yazdım,yorumumu bıraktım öptüm gidiyorum:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yok, estağfurullah Serpilcim :) Gerçek yazarlara haksızlık etmeyelim, benimki tamamen kendi çapında eğlenmek ve neşe ile okumanızı sağlamak şekerim :)
      Çantayı beğenilmiş en çok, ki ben de bayıldım kendilerine :)
      Eminönü birlikte yapıcaz zaten, o cepte ;)
      Arnavut ciğerini derhal yap vallahi, yanına bol soğan, maydanoz, pul biber, sumak vs. Missss
      AFiyet olsun şimdiden
      Öpüyorum, kuzulara başarılar :)

      Sil
  10. Yazma konusunda ne kadar zorlandığımı biliyorsun değilmi:))yinede en uzun yorumları sana yazıyorum.Keçe konusunda inanılmaz güzel yol kaydettin artık senin nazarlık modellerinden esinleneceğim.Hepsi harika olmuş ellerine sağlık.
    Serpil'le buluştuğunuzda benimde haberim olsun(İstanbul'da olursam)kendisini tanımayı çok istiyorum.
    Sevgilerimle..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) Bence Mehtap Abla, yazdıkça açılacaksın, sen burda yorumlarla başla, bak göreceksin zamanla kendi bloğunda da güzel güzel anlatacaksın ;)
      Çok hoşuma gitti yorumun, nazarlık modellerimden esinleneceğini söylemen, benim için büyük bir onur olur yeminle :) eminim bin kat daha güzellerini yaparsın sen :)
      Serpil geldiğinde İstanbul'da olursan mutlaka sana da haber verir, beraber buluşuruz, hiç merak etme sen :)
      öpüyorum çok

      Sil
  11. 'Mürdüm Partisi' özellikle bugün okumak iyi geldi ;) gayet hoş olmuş hepsi de ellerine sağlık sevgili Esen. El becerine hayranım.
    Ben neden mi ilham alırım? Meyve olarak değil belki ama bol köpüklü bir Türk kahvesi zihnimi çok iyi açar mesela, ve fikrim gelir hep :))
    sevgilerimle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahhh Sevgili Juliette, bu fani dünyayı, içinde bulunduğun gün gibi günleri dayanılabilir kılan da bizim bu küçük oyunlarımız değil mi, kâh mürdüm partisi, kâh eften püften bir şey olsa bile kutlama isteği vs. Böyle böyle hayata asılıyoruz...
      Hayran olduğun el becerilerim var ya, öyle kolay öyle kolay ki, sen de dahil, bütün bütün sevgili okurlar alasını yaparsınız, inan... Sadece istek, azcık ilham perisi vs...
      Senin ilhamın da süper, önceleri Türk kahvesini sevmezdim, kahveyle muhabbetim günde 5 vakit koca kişisine kahve pişirmekten ibaretti. Ama şimdilerde her gün bir fincan kahvesiz yapamıyorum, elbette yanına çikolata ile :) Kahve zihin açıyor di mi, fikrin hep ve çok gelsin Juliettecim :)
      Sevgiler ;)
      Not: Dün sana yorum yazdıktan sonra (babanla ilgili) çok tereddüt ettim yazdıklarımla ilgili, yani üzgün bir zamanında azcık lüzumsuz şeylerden mi bahsettim diye ama sen beni anladın, sağol....

      Sil
  12. Sevgili Esen, içtiğin enerji içeceği neyse hemen adını istiyom gidip kasasıylan alcem !! hadi anladık çalışkansın üretkensin, her gün yeni bir şeyler üretiyon da, kuzum yaptığın işin tüm detaylarını bıkmadan usanmadan bir de üstüne üstlük enerji dolu uzun bir yazıya dökmek için bayağı büyük bir enerji lazım. tüm güneş enerjisi sana mı çalışıyor kuzum. burada iki kelime yazmaktan sıkılan ben için böyle uzun yazılar yazmak mucizevi bir durum olur.
    tebrik ediyom seni vallahi
    çantaya bayıldım ,bardak altlıkları süper. keçe aşkına hepsi süper olmuş cıvıl cıvıl

    ellerine klavyene sağlık :)
    sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Filiz; içtiğim enerji içeceği yok inan :) Su içiyorum bol bol, arada gazoz, çok ender kola ama hepsi bu :) Enerji içimden dışıma taşıyor ama en çok bişeylerle uğraşırken oluyor, yaparken ederken çok heyecanlanıyorum, size anlatırken bir de, eminim sana da oluyordur çizerken, dikerken...
      "Uzun bir yazı" demişsin ya, bıraksan metrelerce yazabilirim, postun sonunu bulduramazsınız ;)
      Sen sıkılma, sen azcık geniş olmayı dene, koyver gitsin be Filizcim, inan ki üç günlük dünya kasmaya gelmiyor ;)
      Keçe aşkına daha neler var aklımda bir bilsen ;)
      Öpüyorum çok, selamlar

      Sil
  13. Çantaya bayıldım.Çok güzel ellerinize sağlık,sizi bu ilhamı veren gönlünüze de tabi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler :) Hoşgeldiniz, sefalar getirdiniz ;)
      Sağolun bu güzel yorum için...

      Sil
  14. Heeepsini çok beğendim ben amaaa mavi boncuğuuu,pembiş yeşil çantayııı, kırmızılı bardak altlıklarını heeepiciği çok güzel olmuş ellerine sağlık.
    Sen yazıyosun, ben okurken yaşıyorum :D Sen hep yaz emi! sevgili yazar ;)
    O kasap Sarıtaş mı acaba? :D Ciğer hayatta yiyemeyeceğim tek yiyecek herhalde :D sevenlere afiyet olsun şekeriim.Ben tatlı-tuzlu birlikteliğini tercih ediyorum ehehhhehhe

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :))) Teşekkür ederim şekerim :)
      Yazarım ki, siz yeter ki okuyun, yazmak benim için ödül gibi :) O kadar yani Sevgili Okur :)
      O kasap Sarıtaş olsun istedim aslında ikidir gidiyorum, benim iş çıkışı saatinde ciğer kalmamış oluyor, o sefer de öyle oldu netekim. Bu hükümet konağının karşısındaki kasap, istersen adını öğrenirim ;)
      Ben de hiç bir sakatatı sevmem, hatta ayıptır söylemesi tiksinirim ama bu arnavut ciğeri başka bişey ;)
      Öperim şekerim

      Sil
  15. Ellerinize sağlık bende yaptıklarınıza hele çantaya bayıldım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler :) Yeşil ve pembenin uyumunu çok seviyorum, bence bu çantayı bu kadar güzel yapan yeşil ve pembenin uyumu :)
      Hoşgeldiniz ;)

      Sil

Yazın bi, lütfen yazın yaaa, merak ediyorum ne düşünüyosunuz ;)
Yorumunuz çıksın istiyorsanız eğer:
Blog sahibi değilseniz adı/url seçeneğini seçip ad kısmına adınızı yazın url kısmını boş bırakın, yorumunuzu postalayın, aksi takdirde, çok istememe rağmen gelemiyor yorumlarınız :)

Bunlar da var...

İlginizi çekebilecek bağlantılar.