"Herkesin silahsız ve saldırısız toplanma özgürlüğü
vardır."
Birleşmiş Milletler Evrensel Bildirgesi
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 34. Maddesine göre
“Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri
yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir”
Gençlerin/ üniversite öğrencilerinin ellerindeki yaratıcı
pankartları, dillerindeki sloganları silah saymayacağımıza göre, bi ordu
polisinizi, biber gazınızı, copunuzu, tomanızı gençlerin üzerinden çekin. Bütün
bu materyallerinizi başka yere yönlendirin. Misal o karanlık gün, Kadıköy’de
Cuma pazarında da çok olsaydınız da, gün ortasında annesinin kuzusu
Ahmet’i canice bıçaklayanlardan korumak; sokak ortasında canice kocaları,
sevgilileri tarafından katledilen kadınları, erkek teröründen kurtarmak için
anında müdahale için kullansaydınız. Trafik teröründe, yok yere, saçma sapan
nedenlerle öfkesine hakim olamayan manyakların ellerindeki
silah/bıçak/sopalardan insanları korumak için kullanın misal..
Kızımın; arkadaşlarının, memleketin geleceği cümle gençlerin
üzerinden çekin de doğru yere yönlendirin elinizdeki gücü..
Hem ne demişti Demirel, “Yollar yürümekle aşınmaz!”
aşınmadığı da aşikâr..
Salıverin tuttuğunuz gençleri de, devlet baba daha fazla
hırpalanmasın gençlerin kalplerinde..
Bayramı
aileleriyle geçirsin gençler, baharlar kışa dönmesin.
Umutla
ve muhabbetle..