Bu upuzun bir posttur arkadaşlar, baştan uyarayım, rekor kırdığım uzunlukta bir post...
Nehir'den İnciler'e ben bayılıyorum, yazmaya, tekrar tekrar okumaya da ama görüyorum ki sizlerden de seven çok. Ben de bu notları toparladım ki hepsini birden bilgisayarıma kaydedeyim, Allah korusun bloğun başına bir hal gelirse, elimde bunlar mutlaka kalsın istedim...
Gülümsemek isterseniz birazcık, çocuk masumiyetini tekrar tekrar okumak isterseniz buyrun, güzelim CUMA AŞKINA, Nehir'den İnciler toplu :)
*** Geçen Cuma, Nehir’in ateşi var, bir yerde de yeni okumuşum hazır; soğan, sarımsak, kerevizde antibiyotik etki varmış, evde de içinde bunların da olduğu Ali Deniz’in sebze çorbası var, kaçırır mıyım;
- Anne çantama kuruyemiş koyar mısın, okulda yemsiz kalıyorum...
- Ali Deniz alma herşeyimi, ağlama, almak istiyorsan ağlamadan bana "IIhh" de ben sana veririm. Babam ağlayan çocuk istemiyo, ben de babama çekmişim, o yüzden ben de istemiyorum...
- Dizini tutan Nehir'e "N'oldu dizine, bi yere mi vurdun?" Nehir "Kramp bağladı" :)
- Dışarda, hava soğuk, üşüyen Nehir'e, "Çok mu üşüdün Nehircim?" "Evet anne, toynaklarım bile üşüdü" :))))
- "Nehircim bugün okula spor ayakkabınla mı gideceksin?" "Evet anne, Modern Dans'ta ihtiyacıma göz yumar" :))))
Ne bol malzeme varmış bizim kuzuda da, sürekli yeni bişeyler uyduruyo, güldürüyo çok beni :)
* "Anne şuna bişey de yaa, almasın oyuncaklarımı. Bu çok ussuz!"
"O ne kızım yaa"
"Uslu değil yani, ussuz... :)))
İtiraf kelimesinin Nehir tarafından aynı gün iki değişik kullanımı:
* Nehir'den müjde, okul çıkış saati eskisi gibi olunca;
"Anneee, müjde, çıkış saati eskisi gibi oldu, öğretmen söyledi."
"Aaaa çok iyi olmuş, ne dedi öğretmenin kızım"
" Veliler çok itiraf etti diye eskisi gibi oldu çıkış saati dedi" :)
Okulda Şimal'le piknik yapmayı planlayan Nehir'e:
- Bugün piknik olmaz kızım, hava yağmurlu
- Belki olur anne, yağmur söner belki...
- Arkadaşının kalem kutusunu eve getirmiş Nehir.
"Niye getirdin kızım"
"Bahar pazara kadar bende kalsın diye verdi"
Bahar'ın annesi Işıl'a face'den "Bahar'ın kalem kutusu bizde, pazartesi verecek Bahar'a, pardon" yazdığımı okuyunca ve tabii Bahar'ın annesinden tırsınca;
"Annee, Bahar'ın annesi bu akşam bilgisayar yapar mı?"
- Anne çiçekler canlı mı, "Evet kızım, canlı"
"Anne peki çiçeklerin de doğum günü var mı?" :))
- Konumuz bitmeyen okul faaliyetleri için parayı kim versin..
Nehir:
"Anne okula midilli gelecekmiş, 10 lira verir misin?
"Babandan iste kızım"
Şimdi yazacaklarımı Nehir'in nefes almadan ve bağırarak söylediğini düşünün lütfen :)
* Köyde
bahçede yonca gören Nehir: "Anne sekiz yapraklı gonca gördüm!"
* Sabah hava serin, pardesü giymek istemeyen Nehir : "Anne perdestü giymesem olmaz mı?"
* Araba reklamında topu sürekli patlatan çocuğun babası için Nehir "Anne babası sabrediyo di mi çocuğunun sürekli topu patlatmasına, peygamber sabrı mı var anne adamda" :)) "Nerden biliyosun kızım sen peygamber sabrını" "Babamdan duydum" Hangi durumda söylettiyse artık babasına ;)
* Tırnaklarını kesiyorum, biraz derin kesebilmişim ama kan yok, yara yok, bişey yok yani görünürde... Nehir "Anne ne biçim kesiyosun, canım acıdı, böyle yaptığın için hep hemşire ablaya gitmek zorunda kalıyorum, pansuman yapıyo" :)) Sizin bu hemşire ablanızda da "Peygamber Sabrı" var galibaaa :)
* Köyde, bahçede, yonca gören Nehir "Annneee yaşasın, 8 yapraklı gonca buldummm" :)))
* Babasından ısrarla ranzalı yatak isteyen Nehir: "Baba bana franzalı yatak al"
"Kızım niye franza diyosun, doğrusunu söylesene"
"Baba söyleyemiyorum, normal demeyi bile daha yeni öğrendim, hep rolmar diyodum ya"
* Sütlaca bayılan çocuklara sütlaç yaptım dün akşam, Nehir "Anne benimki kadefte olsun"
* Söz verdim Nehir'e akşam yemeğinde patatesli yumurta yapacağıma ama unutuverdim, öbür yemekleri yedi, uyku saati geldi, koşa koşa geldi yanıma, gözlerini patlata patlata, o meşhur cazgır sesiyle "Anne, niye böyle yapıyosun, söz veriyosun tutmuyosun, küstüm sana, hani patatesli yumurta, hani!?!"
"Kızım niye bağırıyıson, unutmuşum, e sen de hatırlatmadın" "Unutma anne, sevgimi unutmuyosun, bunu da unutma!"
* Televizyonda kandil gecesi peygamberimizi anlatan programı dinlerken, "Anne peygamberimiz çok mu sabırlıydı?" "Evet annecim, çok sabırlıymış tabii" "E peki, çocukları; "Park, park, park" diye tutturunca bile mi sabır ediyomuş?" :))))
* "Anne sen çok güzelsin biliyo musun, hem dışın güzel, hem için. Dışın her zaman güzel olmasa da için hep güzel anne :))))"
* Şimal'e, başka arkadaşlarıyla oynuyo, onu başkalarıyla aldatıyo diye küsen Nehir, ağlaya ağlaya "Anne, Şimal'e küstüm, onu artık istemiyorum, o bana karşı çok soğukkanlı" :)))
20 Eylül 2012 Perşembe
Nehir'den İnciler'e ben bayılıyorum, yazmaya, tekrar tekrar okumaya da ama görüyorum ki sizlerden de seven çok. Ben de bu notları toparladım ki hepsini birden bilgisayarıma kaydedeyim, Allah korusun bloğun başına bir hal gelirse, elimde bunlar mutlaka kalsın istedim...
Gülümsemek isterseniz birazcık, çocuk masumiyetini tekrar tekrar okumak isterseniz buyrun, güzelim CUMA AŞKINA, Nehir'den İnciler toplu :)
23.12.2011
Nehir'den inciler....
Sabaha karşı ezanı duyan Nehir, "Anneee, sabah namazı
çalıyoooo :)
*** Geçen Cuma, Nehir’in ateşi var, bir yerde de yeni okumuşum hazır; soğan, sarımsak, kerevizde antibiyotik etki varmış, evde de içinde bunların da olduğu Ali Deniz’in sebze çorbası var, kaçırır mıyım;
Nehir:
Anne bu çorba ne zaman bitecek, ne zaman makarnaya geçicem, makarnaya canım
coştu J (Benim
de canım nelere coşuyo bi bilsen kuzum J)
Dün akşam:
***
Nehir: Anne biliyo musun bugün ben ona hiçbişey yapmadan Alper (gözlüklü
olmayan!) benim başına vurdu pat pat pat diye, hem de vururken de “Kafanı ye”
dedi. Ben de revire gittim, giderken sucu abiyi gördüm, ona söyledim, o da
Alper’e “Yapma” dedi ama Alper hiç umursadı. (İyi ki umursamış
:) Sonra hemşireye gittim, başıma
buz koydurdum. ( İyi ki koydurmuşsun kızım, maazallah napardık yoksa
J)
*** Bu geçen yaz bir kandil
akşamından;
Ben: Nehir bu akşam kandil kızım, dua et yatarken olur
mu, kabul olur bu akşamki duaların
Nehir: Tamam anne
Ertesi gün
Ben: “Naptın kuzum, ettin mi dün akşam dua, ne
istedin”
Nehir: Dedim ki “Allahım annem bana straplez elbise
alsın. (Demek ki neymiş, çocuklara duanın nasıl bir şey olduğunu, kandilde
edilecek duanın bu türde bi dua olmayacağını da anlatmak
gerekirmiş…)
* Hiç unutmak istemiyorum bunları, en iyisi çocukların
söylediklerini yazmak lazım, kaydetmek, ilerde onlara okutmak...
11.02.2012
Nehir'in komik lafları var, daha önce de yazmıştım ya hani, bunlar da yenileri, bunlar benim için çok
kıymetli çünkü kuzum büyüyünce burdan okuyacak, hem ben de unutmuycam hiç,
ayrıca ne demiş atalarımız "Söz uçar yazı kalır". Ali Deniz henüz
"Ba (buraya uzun bir es lütfen) ba"dan öteye gidemediği için
beklemedeyiz. İnşallah günü geldiğinde "Ali Deniz'den İnciler"i
de yazarım...
Buyrun öyleyse:
* Çok beceriksiz olduğum bir konu, sürpriz yumurtadan çıkan oyuncakları birleştirmek.Yapılmış oyuncağı görünce;
- Yapmışsın oyuncağı Nehircim
- Yaptık anne Asya ablamla ama o kadar canımızı koparttık ki!
- Canımızı koparttık ne kız???
- Yani canımız bitti!
- Canımız çıktı mı demek istiyosun?
- Evet canımız çıktı :)
* Nehir bana beni sinir eden bir cümle sarfedince (Söylemiycem hiç ısrar etmeyin ;) ) kızdım ona, konuşmadım bi süre, koşa koşa geldi yanıma, bişeyler anlattı, ben de hiç tepki vermeyince;
- Anne niye cevap vermiyosun, bana tavırın mı var?
- Kızdım sana, niye bana öyle şeyler söylüyosun, ben sana ne kadar kızsam bile, hiç senin dediğin gibi bişey söyledim mi bugüne kadar?
- Sen söylemiyosun çünkü senin sabırın var, ama ben daha küçük bi çocuğum benim sabırım yok!
* Nehir yeni patiklerini giyerken, patiklerin sağı-solu var mı sorusunun Nehircesi bu da;
- Anne, yanlış giysem, patiğin umurunda olmaz di mi?
* Çok şımaran Nehir'e, kızınca, bana yazdığı özür notu:
"Anne biliyorum biraz şimardım yada çok şımardım neyse bu konuyu geçelim nolur beni afet."
* Bileğim kırıldığında, kuzumun söylediği "Anne alçın açılana kadar benim iki elim de senin olsun" demesi en iyi ilaç oldu bana...
Buyrun öyleyse:
* Çok beceriksiz olduğum bir konu, sürpriz yumurtadan çıkan oyuncakları birleştirmek.Yapılmış oyuncağı görünce;
- Yapmışsın oyuncağı Nehircim
- Yaptık anne Asya ablamla ama o kadar canımızı koparttık ki!
- Canımızı koparttık ne kız???
- Yani canımız bitti!
- Canımız çıktı mı demek istiyosun?
- Evet canımız çıktı :)
* Nehir bana beni sinir eden bir cümle sarfedince (Söylemiycem hiç ısrar etmeyin ;) ) kızdım ona, konuşmadım bi süre, koşa koşa geldi yanıma, bişeyler anlattı, ben de hiç tepki vermeyince;
- Anne niye cevap vermiyosun, bana tavırın mı var?
- Kızdım sana, niye bana öyle şeyler söylüyosun, ben sana ne kadar kızsam bile, hiç senin dediğin gibi bişey söyledim mi bugüne kadar?
- Sen söylemiyosun çünkü senin sabırın var, ama ben daha küçük bi çocuğum benim sabırım yok!
* Nehir yeni patiklerini giyerken, patiklerin sağı-solu var mı sorusunun Nehircesi bu da;
- Anne, yanlış giysem, patiğin umurunda olmaz di mi?
* Çok şımaran Nehir'e, kızınca, bana yazdığı özür notu:
"Anne biliyorum biraz şimardım yada çok şımardım neyse bu konuyu geçelim nolur beni afet."
* Bileğim kırıldığında, kuzumun söylediği "Anne alçın açılana kadar benim iki elim de senin olsun" demesi en iyi ilaç oldu bana...
Güzel kuzum benim... |
- Anne çantama kuruyemiş koyar mısın, okulda yemsiz kalıyorum...
- Ali Deniz alma herşeyimi, ağlama, almak istiyorsan ağlamadan bana "IIhh" de ben sana veririm. Babam ağlayan çocuk istemiyo, ben de babama çekmişim, o yüzden ben de istemiyorum...
- Dizini tutan Nehir'e "N'oldu dizine, bi yere mi vurdun?" Nehir "Kramp bağladı" :)
- Dışarda, hava soğuk, üşüyen Nehir'e, "Çok mu üşüdün Nehircim?" "Evet anne, toynaklarım bile üşüdü" :))))
- "Nehircim bugün okula spor ayakkabınla mı gideceksin?" "Evet anne, Modern Dans'ta ihtiyacıma göz yumar" :))))
09 Nisan 2012
Ne bol malzeme varmış bizim kuzuda da, sürekli yeni bişeyler uyduruyo, güldürüyo çok beni :)
* "Anne şuna bişey de yaa, almasın oyuncaklarımı. Bu çok ussuz!"
"O ne kızım yaa"
"Uslu değil yani, ussuz... :)))
İtiraf kelimesinin Nehir tarafından aynı gün iki değişik kullanımı:
* Nehir'den müjde, okul çıkış saati eskisi gibi olunca;
"Anneee, müjde, çıkış saati eskisi gibi oldu, öğretmen söyledi."
"Aaaa çok iyi olmuş, ne dedi öğretmenin kızım"
" Veliler çok itiraf etti diye eskisi gibi oldu çıkış saati dedi" :)
* Nehir eve küçük bir oyuncak getirmiş,
"Yarın götür oyuncağı okula, arkadaşına geri ver kızım"
" Ama anne Buse benim olsun diye çok itiraf etti" :)
* Cumartesi ödevlerinin tamamını bir kerede tamamlayan Nehir;
" Anne bitti ödevlerimin hepsi, yarına cıvırımız mıvırımız kalmadı" :))
* Hafta sonu babasıyla Kadıköy gezmesi yapan Nehir, eve dönünce,
"Nasıl geçti kızım gezmeniz?"
"Anne biliyo musun Kadıköy'de siting vardı" :))) Mitingin bir değişik versiyonu :)
* Mağazada ayakkabı denerken, ayağımdaki kalın çorabı çıkarınca ayıp olacağını düşünen Nehir,
"Anne çıplak ayakla biraz abiye olmuyo mu böyle?"
* Kumbarasına her gün para atmamızı isteyen Nehir; "Anne her gün maaş atacaksınız kumbarama!"
"Yarın götür oyuncağı okula, arkadaşına geri ver kızım"
" Ama anne Buse benim olsun diye çok itiraf etti" :)
* Cumartesi ödevlerinin tamamını bir kerede tamamlayan Nehir;
" Anne bitti ödevlerimin hepsi, yarına cıvırımız mıvırımız kalmadı" :))
* Hafta sonu babasıyla Kadıköy gezmesi yapan Nehir, eve dönünce,
"Nasıl geçti kızım gezmeniz?"
"Anne biliyo musun Kadıköy'de siting vardı" :))) Mitingin bir değişik versiyonu :)
* Mağazada ayakkabı denerken, ayağımdaki kalın çorabı çıkarınca ayıp olacağını düşünen Nehir,
"Anne çıplak ayakla biraz abiye olmuyo mu böyle?"
* Kumbarasına her gün para atmamızı isteyen Nehir; "Anne her gün maaş atacaksınız kumbarama!"
27 Nisan 2012 Cuma
Okulda Şimal'le piknik yapmayı planlayan Nehir'e:
- Bugün piknik olmaz kızım, hava yağmurlu
- Belki olur anne, yağmur söner belki...
- Arkadaşının kalem kutusunu eve getirmiş Nehir.
"Niye getirdin kızım"
"Bahar pazara kadar bende kalsın diye verdi"
Bahar'ın annesi Işıl'a face'den "Bahar'ın kalem kutusu bizde, pazartesi verecek Bahar'a, pardon" yazdığımı okuyunca ve tabii Bahar'ın annesinden tırsınca;
"Annee, Bahar'ın annesi bu akşam bilgisayar yapar mı?"
- Nehir'in sınıf arkadaşları bize
gelecek, bir de diğer sınıftan arkadaşı Sahra... Nehir Sahra'yı arkadaşlarından
kıskanınca, "Anne Sahra Aleyna'yı görünce mutlanıyo, Tuanna'yı görünce de
mutlanacak, sonra beni unutacak..."
- Anne çiçekler canlı mı, "Evet kızım, canlı"
"Anne peki çiçeklerin de doğum günü var mı?" :))
- Konumuz bitmeyen okul faaliyetleri için parayı kim versin..
Nehir:
"Anne okula midilli gelecekmiş, 10 lira verir misin?
"Babandan iste kızım"
Şimdi yazacaklarımı Nehir'in nefes almadan ve bağırarak söylediğini düşünün lütfen :)
"Anne hep babandan iste diyosun, babam
gezi için verdi zaten 40 lira, sen versen bi kere de nolur, babamın paralarını
bitiriyosun, babam fakir olacak, sen zengin olacaksın, yazık değil mi babama,
geçen gün de zaten sufle aldı parasıyla, biz yedik, onun ağzından sular aktı,
canı çekti ama yiyemedi..."
Diyecek çok sözüm vardı tabii ama
gülmekten hiçbişey diyemedim :)))) Görün bakın nasıl bir "babasının kızı" bu
çocuk...
18 Mayıs 2012 Cuma
* Halil'le aramızın
limoni olduğu günlerden birinin akşamında, yatağında Nehir'e masal anlatıyorum
uyusun diye, Halil de Ali Deniz'i uyutacak, sesleniyo bana içerden "Altını
değiştirdin mi Ali Deniz"in?" Ben "Hayır"
Nehirim küçücük
canıyla aramızı düzeltme gayretiyle :) kulağıma fısıldıyor "Anne öyle demesene,
"Hayır Halilcim" desene, kibar olmalıyız birbirimize karşı!" :)))
* Sabah hava serin, pardesü giymek istemeyen Nehir : "Anne perdestü giymesem olmaz mı?"
* Araba reklamında topu sürekli patlatan çocuğun babası için Nehir "Anne babası sabrediyo di mi çocuğunun sürekli topu patlatmasına, peygamber sabrı mı var anne adamda" :)) "Nerden biliyosun kızım sen peygamber sabrını" "Babamdan duydum" Hangi durumda söylettiyse artık babasına ;)
* Tırnaklarını kesiyorum, biraz derin kesebilmişim ama kan yok, yara yok, bişey yok yani görünürde... Nehir "Anne ne biçim kesiyosun, canım acıdı, böyle yaptığın için hep hemşire ablaya gitmek zorunda kalıyorum, pansuman yapıyo" :)) Sizin bu hemşire ablanızda da "Peygamber Sabrı" var galibaaa :)
1 Ağustos 2012 Çarşamba
* Köyde, bahçede, yonca gören Nehir "Annneee yaşasın, 8 yapraklı gonca buldummm" :)))
* Babasından ısrarla ranzalı yatak isteyen Nehir: "Baba bana franzalı yatak al"
"Kızım niye franza diyosun, doğrusunu söylesene"
"Baba söyleyemiyorum, normal demeyi bile daha yeni öğrendim, hep rolmar diyodum ya"
* Sütlaca bayılan çocuklara sütlaç yaptım dün akşam, Nehir "Anne benimki kadefte olsun"
* Söz verdim Nehir'e akşam yemeğinde patatesli yumurta yapacağıma ama unutuverdim, öbür yemekleri yedi, uyku saati geldi, koşa koşa geldi yanıma, gözlerini patlata patlata, o meşhur cazgır sesiyle "Anne, niye böyle yapıyosun, söz veriyosun tutmuyosun, küstüm sana, hani patatesli yumurta, hani!?!"
"Kızım niye bağırıyıson, unutmuşum, e sen de hatırlatmadın" "Unutma anne, sevgimi unutmuyosun, bunu da unutma!"
* Televizyonda kandil gecesi peygamberimizi anlatan programı dinlerken, "Anne peygamberimiz çok mu sabırlıydı?" "Evet annecim, çok sabırlıymış tabii" "E peki, çocukları; "Park, park, park" diye tutturunca bile mi sabır ediyomuş?" :))))
* "Anne sen çok güzelsin biliyo musun, hem dışın güzel, hem için. Dışın her zaman güzel olmasa da için hep güzel anne :))))"
* Şimal'e, başka arkadaşlarıyla oynuyo, onu başkalarıyla aldatıyo diye küsen Nehir, ağlaya ağlaya "Anne, Şimal'e küstüm, onu artık istemiyorum, o bana karşı çok soğukkanlı" :)))
20 Eylül 2012 Perşembe
Bizim evin dibinde, arka tarafında Kaşif Kalkavan Çamlıca Musiki Derneği var (link vermiyoruz-veremiyoruz sevgili blog okurum, bloğumuzu ağırlaştırıyormuş malum ama buna mukabil bak senin için ismini tam yazdım, kopyala yapıştır gogikle :)) ) her önünden geçişte Nehir'i buraya versek de bi enstrüman öğrense (ben mi? ben çok kabiliyetsizim bu konuda, nota bile bilmem, isteyip de yapamadıklarımı çocuğum yapsın istediğimden değil ama valla ;))) dedik durduk ama bir yıl boyunca faaliyete geçemedik, kısmet bugüneymiş... Nehir'in sınıftan birkaç arkadaşıyla başvurduk, sınavı da geçti (ritm tutmak suretiyle müzik kulağına baktılar) önümüzdeki haftadan itibaren, cumartesileri bir saat gidecek inşallah... Ve tabii inşallah sever, keyif alır, uzun ömürlü olur...
Nehir çok heveslendi, bundan 1 ay kadar önce bilgi almaya gittiğimizde hoşuna gitti bu fikir, eve dönerken "Anne bana şimdiden alın da kemanı, kurs başlayana kadar öğret bana daha iyi olur" "Kızım keman mı biliyorum ben, nerden öğreteyim?" "Bilmiyo musun anne, e o zaman babam öğretsin" :))) "Annecim tamam baban mesleğine ek olarak ünlü bir keman virtiözü aynı zamanda, ünü dünyayı tutmuş ama senin yakının birinden değil kurstaki hocandan öğrenmen daha doğru, daha etik" demedim tabii, güldüm sadece ;)
Bizim evin dibinde, arka tarafında Kaşif Kalkavan Çamlıca Musiki Derneği var (link vermiyoruz-veremiyoruz sevgili blog okurum, bloğumuzu ağırlaştırıyormuş malum ama buna mukabil bak senin için ismini tam yazdım, kopyala yapıştır gogikle :)) ) her önünden geçişte Nehir'i buraya versek de bi enstrüman öğrense (ben mi? ben çok kabiliyetsizim bu konuda, nota bile bilmem, isteyip de yapamadıklarımı çocuğum yapsın istediğimden değil ama valla ;))) dedik durduk ama bir yıl boyunca faaliyete geçemedik, kısmet bugüneymiş... Nehir'in sınıftan birkaç arkadaşıyla başvurduk, sınavı da geçti (ritm tutmak suretiyle müzik kulağına baktılar) önümüzdeki haftadan itibaren, cumartesileri bir saat gidecek inşallah... Ve tabii inşallah sever, keyif alır, uzun ömürlü olur...
Nehir çok heveslendi, bundan 1 ay kadar önce bilgi almaya gittiğimizde hoşuna gitti bu fikir, eve dönerken "Anne bana şimdiden alın da kemanı, kurs başlayana kadar öğret bana daha iyi olur" "Kızım keman mı biliyorum ben, nerden öğreteyim?" "Bilmiyo musun anne, e o zaman babam öğretsin" :))) "Annecim tamam baban mesleğine ek olarak ünlü bir keman virtiözü aynı zamanda, ünü dünyayı tutmuş ama senin yakının birinden değil kurstaki hocandan öğrenmen daha doğru, daha etik" demedim tabii, güldüm sadece ;)
Son yazıda söylemiştim ya size Nehir'in küçük ayıcığından ayrılmadığını (ki ispatı üstteki resimdir!) okula giderken evde bırakıyor ama Ali Deniz'in oyuncak balinasına emanet ediyor, gündüzleri baksın ayıcığına diye :)) Bunu büyük bir ciddiyetle yapıyor, karşısına alıp balinayı resmen tembihliyo, bu nasıl bir hayal gücüdür kuzuuuu, sorunca da, canlı sanıyomuş ayıcığı (bunu söylerken de bi duygusallaşıyo ki sormayın!)
Dedi ki dün sabah okula giderken, portmantoya bırakıp vedalaştığı ayıcığı için "Anne ayıcığımı balina teyzesine götürür müsün, onunla duracak" "Tamam kızım" dedim lakin, sabah sabah telaşla unuttum küçücük, zavallı ayıcığı :( Kalıvermiş akşama kadar portmantonun üstünde aç-bilaç :)) Akşam okul dönüşü bıraktığı yerde görünce kızdı tabii kuzu "Anne niye vermedin Balina Teyzesine" "Kızım verdim, bütün gün onunlaydı da, sen geleceksin diye, seni karşılasın diye buraya koydum yine" "Aaa, iyi yapmışsın anne" :))) Annelik pratik zeka da gerektiriyo galiba ya da uydurma gücü, kıvırma kuvveti de diyebiliriz :))))
07.10.2012
Uyumak üzere olan kuzuya refakat ederken:
Nehir: Anne dünyada sihir yok biliyorum ama eğer olsaydı ve insanların beyninden geçenleri görebilseydik ne görürdük"
Ben: Nasıl yani kızım?
Nehir: Yani beyninden geçenleri, yazı olarak mı yoksa resim olarak mı görürdük ?
Ne görürdük sahi ;)
*****
Bugün Ali Deniz'i öğlen uykusuna yatırmaya çalışırken, Nehir kitap okumak istedi. Nehir kitap alınca eline Ali Deniz almazsa kıyamet kopar ya, ona da bir tane verdik tabii... Ne yaptı peki kitabı Ali Deniz, fırlattı taaa gardrobun altına. Bunu gören Nehir, bir yandan kitabı bulmaya çalışırken, fırça atarkenki cırtlak ses tonuyla:
- Ali Deniz, kitapları niye yere atıyosun, ya sayfası yırtılırsa. Biliyo musun bu kitaplar ağaçlardan yapılıyo! Yaşlı ağaçlardan! Ya yaşlı ağaç yoksa, genç ağaçları öldürürler o zaman biliyo musun? :))))
Bilmiyo tabii Ali Deniz bunların hiçbirini, anladı mı bunca nutuktan bişey onu da ben bilmiyorum ;)
*****
Nehir'in meşhur minik ayıcığınin bir de ablası çıktı malesef :( Ankara'dan gelmiş ;) Tanıştırdı geçen gün, kocaman bir peluş köpek. (Bakınız alttaki resim) Dedim ki: "E bu köpek kızım, nasıl ayığıcın ablası bu"
Nehir: Anne o köpek değil bi kere!!! Ayı o, ayı ailesinin bir çeşidi :)
Geçen sabah okula uğurlarken Nehiri:
- Anne ayıcığı okula götürüyorum ama sen de ablasını bale kursuna bırak bugün olur mu?
Baleye bırakıcam bi de, oldu,! İki çocuk, bir ayıcık, bir de ayıcığın balerin ablası, allahım sen sabır ver bana bir de dayanma gücü :)))
Ayıcık okula gidiyor...
Son yazıda söylemiştim ya size Nehir'in küçük ayıcığından ayrılmadığını (ki ispatı üstteki resimdir!) okula giderken evde bırakıyor ama Ali Deniz'in oyuncak balinasına emanet ediyor, gündüzleri baksın ayıcığına diye :)) Bunu büyük bir ciddiyetle yapıyor, karşısına alıp balinayı resmen tembihliyo, bu nasıl bir hayal gücüdür kuzuuuu, sorunca da, canlı sanıyomuş ayıcığı (bunu söylerken de bi duygusallaşıyo ki sormayın!)
Dedi ki dün sabah okula giderken, portmantoya bırakıp vedalaştığı ayıcığı için "Anne ayıcığımı balina teyzesine götürür müsün, onunla duracak" "Tamam kızım" dedim lakin, sabah sabah telaşla unuttum küçücük, zavallı ayıcığı :( Kalıvermiş akşama kadar portmantonun üstünde aç-bilaç :)) Akşam okul dönüşü bıraktığı yerde görünce kızdı tabii kuzu "Anne niye vermedin Balina Teyzesine" "Kızım verdim, bütün gün onunlaydı da, sen geleceksin diye, seni karşılasın diye buraya koydum yine" "Aaa, iyi yapmışsın anne" :))) Annelik pratik zeka da gerektiriyo galiba ya da uydurma gücü, kıvırma kuvveti de diyebiliriz :))))
07.10.2012
Uyumak üzere olan kuzuya refakat ederken:
Nehir: Anne dünyada sihir yok biliyorum ama eğer olsaydı ve insanların beyninden geçenleri görebilseydik ne görürdük"
Ben: Nasıl yani kızım?
Nehir: Yani beyninden geçenleri, yazı olarak mı yoksa resim olarak mı görürdük ?
Ne görürdük sahi ;)
*****
Bugün Ali Deniz'i öğlen uykusuna yatırmaya çalışırken, Nehir kitap okumak istedi. Nehir kitap alınca eline Ali Deniz almazsa kıyamet kopar ya, ona da bir tane verdik tabii... Ne yaptı peki kitabı Ali Deniz, fırlattı taaa gardrobun altına. Bunu gören Nehir, bir yandan kitabı bulmaya çalışırken, fırça atarkenki cırtlak ses tonuyla:
- Ali Deniz, kitapları niye yere atıyosun, ya sayfası yırtılırsa. Biliyo musun bu kitaplar ağaçlardan yapılıyo! Yaşlı ağaçlardan! Ya yaşlı ağaç yoksa, genç ağaçları öldürürler o zaman biliyo musun? :))))
Bilmiyo tabii Ali Deniz bunların hiçbirini, anladı mı bunca nutuktan bişey onu da ben bilmiyorum ;)
*****
Nehir'in meşhur minik ayıcığınin bir de ablası çıktı malesef :( Ankara'dan gelmiş ;) Tanıştırdı geçen gün, kocaman bir peluş köpek. (Bakınız alttaki resim) Dedim ki: "E bu köpek kızım, nasıl ayığıcın ablası bu"
Nehir: Anne o köpek değil bi kere!!! Ayı o, ayı ailesinin bir çeşidi :)
Geçen sabah okula uğurlarken Nehiri:
- Anne ayıcığı okula götürüyorum ama sen de ablasını bale kursuna bırak bugün olur mu?
Baleye bırakıcam bi de, oldu,! İki çocuk, bir ayıcık, bir de ayıcığın balerin ablası, allahım sen sabır ver bana bir de dayanma gücü :)))
Ayıcık okula gidiyor... |
Bayıla bayıla okudum:)
YanıtlaSilBu kız annesine çekmiş-babayı tanımıyorum ama kusura bakmasım artık- hazırcevap ve de zeka küpü maşallah!
Keşke ben oğlumu büyütürken bilgisayarım olsaydı da not alabilseydim bak şimdi pek çok şeyi unutmuşum. Ne güzel yapıyorsun yazarak!
Sevgiler!
Ben de sizin yorumunuzu bayıla bayıla okudum Nilgün hanım :)
SilHoşgeldiniz önce :)
Ben çok akıllı değilim ki ama :( Matematikten hep çaktım ki ben :(( Yine de kızımı bana benzetmenizden gururlandım ne yalan söyliyim :)
Ben de bunları okuyunca dönüp dönüp, unuttuğumu farkediyorum ve diyorum ki "Afferin kız sana" :)
Keşke not alabilseymişsiniz, birlikte ne çok eğlenirdiniz oğlunuzla, yazdıklarınızı okurken ;)
Teşekkürler güzel yorumunuz için, sevgiler de çoook...
Muhteşem bir yazı !!
YanıtlaSilÇok güldüğüm bir yazı oldu, maşallah bu güzel enne -kıza :)
Sen ve Nehir'in maceralarından bir kaç cilt roman olur.
Nehir 'in sözlerini unutmayıp hepsini kaleme alman da ayrıca taktir edilecek bir özellik.sana da maşallah ,Nehir 'de maşallah !!
akıl kutusu bu kız ya :)
Allah iyiliğinizi versin emi :)
:))) Çok mersiii Filizcim, çok uzun oldu ama bence de çok eğlenceli :)) Dönüp dönüp okuyorum ben de bunları ve çok eğleniyorum ;)
SilAFerin bana di mi :)
Versin, hep iyiliğimizi versin valla, hatta cümlemizin ;)
Canım tebrik ederim seni yazmakla ne kadar güzel yapmışsın,harika bir fikir:)Maşallah çok akıllı bir kızın var,'Toynak'demiş ,çok güldüm ona:)Annesinin babasının arasını da yapmaya çalışırmış,kıyamam ona:( 'Yunanistan'süpermiş ama,nasıl da benzetmiş iki ismi birbirine bravo valla:)Ayıcık,bale..bütün bunlarda süper masallar çıkar Esenciğim,belki ablasından çıkan masalları Ali Deniz'e anlatabilirsin:))Çok öpüyorum bu tatlı,neşeli kuzuları:)
YanıtlaSilHepsini böyle birarada okuyunca ben de kendimi tebrik ettim valla Tuğbacım :)
SilToynak lafına ilk duyduğumda ben de çok gülmüştüm ve bir müddet de hep toynak dedi :)
Geçenlerde de İntikam dizisinde Şahika var ya onun adını Çayka yapmış :))
Anlatırız valla, dinlemez pek ama biz anlatalım :)
Biz de çok öperiz yakışıklı Ege'yle annesini ;)
ayyy gulmekten cok zor okudum..ALLAH esırgesın ...kırkbırkere masallahh nehırcıge..ne tatlıymış öyle...nehırden ıncılerı okurken melısımınde bebekken daha 1.5 yaslarındayken balkona cıkıp sesı kısılana kadar uglanlarrrr gelınnnn uglannlarr gelınnn dıye aglayarak oglan cocuklarını cagırdıgını hatırlıyorum:)))cocuklar bır alem ...
YanıtlaSil:)) Allah gülmekten ayırmasın Serpil Hanımcım :)
SilAminnn, Allah bütün çocuklarımızı nazarlardan saklasın...
Melis'e de çok güldüm :))) Akılda kalıyor bir kısmı ama bir kısmını da unutuveriyoruz maalesef...
Sevgiler, teşekkürler güzel yorumunuz için :)
ayy yaa okudum hepsini ve bayıldım:)) hepsi birbirinden komik ve zekice:)) maşallah ya ne akıllı bir kız. hem akıllı hem duyarlı... bi daha bi daha maşallah....
YanıtlaSilNasıl sabrettin de okudun hepsini moriçem :) Pek çok uzun oldu bu :(
SilKomik kısmı doğru ama bu zekilik kısmı genelde bu jenerasyonun özelliği galiba :)
Maşallah tüm çocuklarımıza, öperim....
Maşallah canım ya okurken ne kadar gülümsediğimi çoğu yerde kahkaha attığımı sayamadım Allah sağlıklı uzun ömürler versin.
YanıtlaSilGülmek için var zaten bu blog :) Madem bırak gülmeyi bir de kahkaha attırdım sana, öyleyse ne mutlu bana Pınarcım ;)
SilAminn, bütün çocuklara inşallah...
Sevgiler
yüzümde kocaman bir gülücükle okudum Esencim bu hafta ki yazını. çocuk olabilmek, çocuk gözüyle dünyaya bakabilmek Nehir'in tüm yaptığı bu ve umarım büyüdüğünde de o kadar temiz gözlerle bakmayı sürdürebilir kocaman öpüyorum prensesimi..Sevgiler..:)
YanıtlaSil:) Sağol Nurcancım, komik kız Nehir valla :)
SilDileyelim de hep öyle kalsın gerçekten de, yalnız bir tehlike var, Nehir bu kadar temiz gözlerle bakarken etrafına, çevresinin de benzer olması lazım ki, kuzum kaynamasın arada ;)
Çok öpüyoruz biz de teyzesi ;)
Allah Nehire uzun ömür versin hemi :D
YanıtlaSildaha şimdiden kitap çıkaracak kadar çok birikmiş anılar :D
Sen de mi öyle düşünüyosun Reyyan, milyon kişi dedi bana biliyo musun kitap yap bunları diye, yani hem yazdıklarım hem de Nehir'le ilgili anlattıklarım için, ayıp denen bişey var dedim ben de yok artık dedim, bana mı kaldı bunca güzide yazar varken dedim... İyi demişim di mi ama yine de böyle bir kanı oluşturduysam kamuoyunda ne mutlu bana :)
SilSana da bir kocaman "eyvallah" hoş olsun her daim başın bilgisayarınla ;)
Haftanın son gününün akşamı gerçekten iyi geldi, gündüz uzunca bir post olduğunu görünce akşam evden okurum demiştim, valla çok iyi geldi, Nehir'in incilerini okumayada, fotoğraflardaki o güzel surata bakmaya da doyamadım doğrusu... Maşallah ona ya, komik kız..:) İnşallah hayatıda hep yüzü gibi güzel olur...
YanıtlaSilDedim ben de zaten, haftanın son günü herkes yorgun, bitkin, Nehir'in incilerini sıralayayım da, azcık gülümseteyim okuyanları ;)
SilSağol şekerim, o güzel surattan tez zamanda sana da dileyeyim mi?
Bu vesileyle Ümran'la birlikte tüm dileyenlere güzel güzel çocuklar bağışla Allahım diyeyim mi ;)
Aminn, çok sağol canım benim, inşallah gerçek olsun duaların ;)
öperim çok...
Maşallah , Allahım nazarlardan korusun ...çok tatlı bir kız
YanıtlaSilAminnn Neslihan hanım, tüm çocuklarımızı Allah nazarlardan saklasın ;) Sizin kuzunuz da çok tatlı ;)
SilSevgiler
Senin yaptığın gibi sanırım benim de yapmam lazım. Ne malzeme çıkıyor çocuklardan değil mi? Hepsinde cevaplar hazır, hepsi dobra:)) Keşke bizler hayata onlar gibi bakabilsek, hiç olmazsa birazcık. Hep gülümserdik işte o zaman:))))
YanıtlaSilDiyaloğunuz hiç eksik olmasın Esen`cim, hep böyle devam etsin. Belli ki çok ilgili bir annesin, böyle olduğu sürece bağların da kuvvetli olur.
Zevkle okudum, emeğine sağlık:)
E niye yapmadın ki bunca zamandır Semicim, sen de anlatıyosun çocuklarını güzel güzel ama not alıp onların kelimeleriyle kendi kişisel tarihimize not düşmek daha başka, yap bundan sonra mutlaka, senin oğlanın şu külotlu çorap hikayesi çok güldürmüştü beni mesela :)
SilHangi ara gidiyor bu masumiyet onu çözmeye çalıştım sen böyle yazınca, ne zaman düz ama dümdüz cevaplar yerine, içimizden geleni söylemek yerine ne zaman mantığa başvurmaya başlıyoruz, ne zaman kıvırmaya başlıyoruz :(
Aminnn, çok ilgili olsam keşke ama değilim maalesef Semicim, ilgili anne senin gibiler, daha çok aktivite yapan anneler... Benim daha çok gayret etmem lazım ilgili anne sıfatı için...
Zevkle yazdım ben de bunları, ne mutlu zevkle okuduysanız ;)
Sevgiler çok, teşekkürler de pek çok...
:)))) Nehir'cim 1 numeroooo
YanıtlaSilAnnesi yaaa, sen nie babasını fakir bırakıyosun da sufleye ağzını şapırdatıyor ama yiyemiyo? :)))) çok güldüm ona yaa
Nehir'i sıkıp sevmeye coştum ben de,
Straplez elbise al kısına annesi, böylece duaların gerçekleştiğini öğrensin :))
"Anne öyle demesene, "Hayır Halilcim" desene, kibar olmalıyız birbirimize karşı!" :))) lütfen amaaaa
daha bir çok bir çok:))) gece gece çok eğlendim sayenizde.
Çooook öpüyorum o güzel yanaklarından Nehir'cimi
Ben de yaziim bare, çok iyi fikirmiş.Ben de seslerini kaydettim şimdi ki konuşma şekilllerini ileride dinlesinler istedim.Ama yazmak daha iyi olur.
:)))) O babasını fakir bırakma hikayesi beni koparmıştı Selcencim, sen bi de o andaki tavrını, konuşmasını duysaydın var ya :)) Keşke mümkün olabilse de videolu yapsam bu Nehir'den İnciler'i :)
SilStraplez elbise çok aradım ama bulamadım bi türlü güzel bi elbise çocuğuma, iyi dedin, duaların kabulüne inanabilmesi için tez zamanda bulup almalı, bu yaz giydirivermeli :)
Öperim teyzesi senin için :)
Sen de yaz mutlaka, bize de okut ama, eminim seninkilerde de ne bombalar vardır :)
Öperim çok şekerim
Merhabalar,
YanıtlaSilOkuyanı gülümseten harika bir yazı dizisi olmuş,kalemine yüreğine sağlık canım.
Bence de çocukların her anları yazılmalı,ilerde çocukların okumaları anne babaların da o günleri yeniden anımsamaları için:)
Sevgiler...
Hoşgeldiniz, bloğunuzu hemen takibe aldım, benim gibi çok da iyi yemek yapamayan birine ilaç gibi bloğunuz :)
SilTeşekkür ederim güzel yorumunuza, benim kızım beni hep gülümseten, kimi zaman da kahkahalar attıran inciler saçan bir kız :) Ne mutlu ki sizleri de gülümsetmiş mutlu, komik anlarımız :)
Bunların çıktısını alıp, saklayacağım şimdiden, "Söz uçar, yazı kalır" demişler, ilerde okudukça güleriz inşallah kızımla ya da kimbilir belki de torunumla :)
Sevgiler Seval hanım...
Ne iyi yapmışsınız.Bence de saklayın.İnsan gerçekten unutuyor.
YanıtlaSilOkurken bir arkadaşımızın bir kaç gün önce 3 yaşındaki Ömer adındaki oğluyla yaşadığı bir diyalog geldi aklıma. Ömer ablasının pantolonunu gösteriyor ve annesine rengini soruyor.Annesi de vişne çürüğü olduğunu söylüyor.Ömer hiddetle bağırıyor: Hayırrrrrrrr çürük değil, çok güzel! Annesi anlıyor ki renkler hakkında daha net cevaplar vermek gerekiyor :)
Doğru diyorsunuz, ben mesela bu yazdığım tarihten öncesini çok hatırlamıyorum, mutlaka o zaman da çok komik diyaloglar geçmiştir Nehir'le aramızda ama malesef yazmayınca unutuluyor...
SilÖmer'e de çok güldüm :))) Çocuklar çok alemler, çok komikler, çok da tatlılar :)
Sevgiler, teşekkürler ;)
He he he heeeee.
YanıtlaSilAy cok keyiflendim. Nehir konusmadan once muhtemelen hane halkinin ve de bloggerlerin cani cok SIKILIYORDU.
Masallah, 41 kere masallah.
:)))))) Ne komik kız di mi, yalnız gittikçe azalıyor bu tür sözleri malesef :(
SilAli Deniz'den aynı performansı bekliyorum ama henüz anne bile demedi ;(
Çok teşekkürler Nursun Hanımcım, öperim....
Gözlerimden yaşlar geldi Esencim, maaşallah, straplez elbise de koptum zaten, gerisini hatırlamıyorum, ellerine sağlık, harika bir anı olacak çocuklar için, sevgiler:)
YanıtlaSil:)) Ne mutlu bana öyleyse Baharcım, straplez elbise beni de koparmıştı, çocuğum ne çok istedi de bulamadım bir türlü, yine arayayım bari ;)
SilBence de, ileride çok eğlenicez bunları okurken Nehirimle ;)
Sağol Baharcım, sevgiler çok.....