Uzun zaman kendim söyledim, kendim dinledim :) Sonra sonra sizlere ulaşmaya başladı sesim, yankı buldu güzel yorumlarınızla, takiplerinizle... Bu ne idüğü belirsiz bloğu (e öyle ama hobi desen değil, yemek desen değil, hayat desen değil, annelik desen değil, hepsinden biraz biraz ortaya karışık bir blog oldu netice itibariyle) sevdiniz sanırım, önceleri facebook aracılığıyla daha çok, sonrasında da 10marifet aracılığıyla ve Google aracılığıyla izlediniz beni ve bana dair olan her ne varsa tümünü....
Ben de pek çok blog takip etmeye başladım bu arada, etaminler, keçeler, dekorasyon harikaları, hayattan hikayeleriniz sayesinde ben de daha donanımlı-donanımlı ne yaaa! Bilgisayar mısın kızım sen! Ama bulamadım yerine doğru kelimeyi :( - oldum. Yaptıklarınız, yazdıklarınız keyif verdi, hayatıma yeni yeni renkler kattı...
Bloğun anafikri "SAMİMİYET" olsun istedim, bazen hoşuma gidenleri yazdım, çoğunlukla kuzularımı, bana heyecan veren şeyleri paylaştım sizlerle. Bazen de kah anneliğimi eleştirdim, kah araba kullanamayışımı :( kah ev kadınlığımı, kah da kocamı :))) Daha çok komik tarafından bakarak ve çoook da eğlenerek yazdım bunları...
Samimi yazmaya gayret ettim, arkadaşıma anlatır gibi, dertleşir gibi yazdım hep, günlük tutar gibi. Yazmaya başladığımdan beri, başka türlü izliyorum hayatımı, dışardan bakar gibi, başka bir gözle görür gibi, diyorum ki sık sık "Bunu yazmalı, aman bunu unutmamalı, kaçırmamalı! bunu bloğa şikayet etmeli" :) Sanıyorum samimiyetim sizlere de ulaştı ki şükürler olsun 95 oldunuz (dileğim 1. yıl dolduğunda 100 olmanız ama! ;)
İşin özü ben çok sevdim blog yazmayı, dönüp bakınca bir yıla, hep zevkle yazdığımı, yaptıklarımı zevkle paylaştığımı, paylaştıklarıma hep güzel güzel yorumlar aldığımı görüyorum. Biraz da çocuklarıma hatıra kalsın bugünler diye başladım ama aynı zamanda beni geliştirdi de blog yazmak, biraz terapi gibi oldu, yaşarken kızdığım, sinirlendiğim şeyleri, size anlatırken espri katarak yazmak.
Şimdi, bir şey yapmak istiyorum sizler için, sizlere teşekkür etmek için... 1. yaş biliyorsunuz ki hep çok önemli ve özel, kutlaması da özel olsun istiyorum. Yılbaşı yaklaşırken, bu sebepten de benim için kıpır kıpırken, sizlerden birine güzel bir hediye paketi yapayım istiyorum. İçinde benim çok hoşlandığım, bana hediye edilse bayılacağım (ki biliyorum ki siz de ben gibisiniz, zevklerimiz, beğenilerimiz birbirine yakın, huylarımız başka başka olsa da!") şeyler olsun istiyorum...
Bunun için sizden istediğim sadece ama sadece "Ben de varım!" demeniz, yorumlarınızda iletişim için mail adresi bırakmanız (ve tabii blog sahibi değilseniz yorumun sonuna mutlaka isim-soyisim yazmanız), "Bloğa yorum yazamadım ama seni face'den takip ediyorum" diyen arkadaşlarım, sizler facedeki çekiliş konulu bildirimime yazarsınız yorumunuzu ya da dersenizki sadece "Heyyy!!! Ben de varım!" , ben de sizleri de katarım kuraya :) istediğim kendinizi bana hatırlatmanız, bildirmeniz (ki ölüyorum meraktan beni kimler okuyor, bloğumu kimler kimler takip ediyor!) Bir kez daha yazayım, reklam istemiyorum, takipçim olmanızı istemiyorum, bloğunuzda çekilişe yer verin de istemiyorum, ya da istemiyorum demeyeyim de "şart koşmuyorum" diyeyim :)
22 Kasım akşamına kadar sürsün, gece 00.00'da bitsin katılım, ertesi akşam da Nehir çeksin talihliyi, yazayım isimlerinizi, doldurayım kavanoza, kuzum seçsin sizlerden birini, İstanbul 53855. Noteri Halil bey eşliğinde ;))
Hazırladığım hediyeleri göstereyim mi şimdi :)
![]() |
Hediyelerimize toplu bakalım bi... |
![]() |
2- Geçen yılbaşı öncesi şuursuz alışveriş anlarımdan birinde pek çok şeyle birlikte Tepe Home'dan aldığım keçe çanka |