31 Mart 2014 Pazartesi

KEÇE GÜLLERLE SÜSLÜ KAPI ÇELENGİ, KISSADAN HİSSE EŞLİĞİNDE...

"Oy verin" diye ısrar ettiğim için çok pişmanım (Hatta burda doğru kelime çok yerine "Köpekler gibi" olmalı!)  Buradan evinde sakin oturan milyonları sandık başına gönderdiğime köpekler gibi pişmanım :( Keşke demeseydim.  Keşke otursalardı evlerinde :( Nerden bilebilirdim ki, iktidarın onca rezilliğine rağmen,  yolsuzluğa, hırsızlığa, can almalarına rağmen, kullarının efendilerine bunca marazi bir aşkla bağlı olduklarını, gözlerinin (kalp gözleriyle birlikte üstelik!) mühürlenmiş, kulaklarının sağırlaşmış olduğunu nerden bilebilirdim. 
Daha da kimseyi davet etmem oy kullanmaya...
Benim başka bir memleket seçme, bu memleketi terk etme ihtimalim sıfır, burası "benim" Çocuklarım burada büyüyecekler, umutsuzluğa kapılmayacağım hiç, çocuklarım için yapacağım bunu,  elbet onlar büyüyecekler, bizden daha akıllı bir nesil olacaklar, hayretle dinleyecekler bugünlerin hikayesini... 
Neyse diyeceğim o ki, memleket benim ama benim bir başbakanım yok, cumhurbaşkanım da yok bundan gayrı... Varsın % 45'in iktidarı olsunlar onlar, bana gölge etmesinler yeter...
Allah günah yazmasın ama balkon konuşması sırasında içimden geçeni yazdım facebook'a, bak bir de sana diyeyim şimdi "Sağlam mı ki o balkon, yalakalık için koşan aziz milletleri topyekûn koşsa o balkona! Dur bakalım...."

************

Dönelim mi şimdi kendi küçük ve sakin dünyamıza, kendimizi hobilere, güzelliklere verelim mi...
Böyle bir kapı çelengi yapsana sen de sevgili okur, bak garanti mutluluk, yeminle tecrübe ettim, böyle bir kapı çelengin varsa kapında, eve gülümseyerek girip, kapıdan çıkarken gözün takılnca gülümseyerek gidiyorsun :)) Baharlık kapı çelengi ile komşulara attığın hava da cabası :)) 
Çok da kolay üstelik...
Yalnız diyorum ki acaba, akşam eve girdiğimde içeri alıp da salona mı assam bunu :)) Hep karşımda olsa, böyle bahar renklerinin vereceği enerjiye ihtiyacım var, dur öyle yapayım ben en iyisi... 
Bu ilk denemeydi, şimdi bunun daha güzelini yapıcam, yine aynı kompozisyon ama böyle silikonları fuzuli bulaştırmadan, daha titiz, daha özenli, daha bi güzel olacak, onu da göreceksin tabii ;) 


KAPI ÇELENGİ
Dükkan'da
KAPI ÇELENGİ
Bu da eskisiydi biliyorsun sevgili okur, kaldırdım onu itinayla, teee bir dahaki kışa kadar bekleyecek sırasını :)) 

KAPI ÇELENGİ
Bahara böyle bir kapı süsü yakışırdı di mi ;)
Bu çelengin ilhamı da Sevgili Bağnu'nun bloğunda, tam da şurada :) 


Halkamız şöyle bişeydi. Köpükten ve en küçük boyundan aldım... 


Ve ben onu şöyle yeşilli, kremli kurdelelerle giydirdim güzelce

KEÇE GÜLLER
Ve önceden yapıp zulaladığım keçe çiçeklerin pembeli morlu tonlarına yenilerini ekleyerek tek tek itinayla yapıştırdım halkaya...
Güllerin yapımını 10 marifet'te yani şurada anlatmıştım  ya hani :) 


Filiz Abla istedi bu çiçeklerin arkasına taktığım minik çengelin nasıl yapıldığının tarifini...
Ona anlatıyorum ama elbet sen de faydalanabilirsin sevgili okur :)Yukarıda linkini verdiğim şekilde çiçekleri yapıyoruz ve sonra..
O minik çengellerden alıyoruz önce (ki benim, 10 yıl kadar önce takı ile uğraşmışlığım var, o yüzden evdeki takı sandığımdan buldum bunları ve çok sevindim :)
Marpuççulardan alabilirsiniz, ya da takı malzemesi satan boncukçulardan, misal Beşiktaş'ta Büyük Çarşı'nın en üst katında var bir güzel boncukçu :)
Sonra çiçeğin büyüklüğü oranında bir yuvarlak kesiyoruz keçeden. Ve yuvarlağın tam ortasına bu minik çengelli iğneyi dikiyoruz. Benimkinde dikmek için delikler vardı ama olmasa da sıkıntı yok, gelişi güzel dikebilirsiniz...
Sonra silikonla bu yuvarlağı çiçeğin arkasına, çiçeği kaplayacak şekilde yapıştırıp, fazlalarını kesiyoruz. Hepsi bu :) 

Ne kolay di mi Filiz Abla :) 


***************
BONUS (Kıssadan hisse...)


Zalim gücünü nereden alır
Adamın biri bir gün Hz.Ali’nin bulunduğu Kûfe’den devesiyle Şam’a gelmiş.Şam’da dolaşırken, bir Şamlı deveye zorla el koyarak ‘bu dişi deve benim!’ demez mi!.. Kûfeli, ‘Hayır bu deve benimdir, üstelik de dişi değil erkektir’ diye devesine sahip çıkmaya çalışsa da devesini bir türlü alamamış. İş Muaviye’ye kadar gitmiş.
Muaviye, Şamlıları meydanda toplamış, her iki tarafı da dinledikten sonra da kararını açıklamış: ‘Bu dişi deve Şamlı’nındır!’ Sonra da halka dönmüş: ‘Ey cemaat, bu dişi deve kimindir?’ Hep birlikte bağırmışlar: ‘Şamlı’nındır!’ Muaviye bundan sonra Küfeli’ye dönerek, ‘hadi’ demiş ‘şimdi bir an önce Şam’ı terket, canını kurtar!
Küfeli Şam’ı terk ederken ardından adam göndererek geri çağırmış ve ona demiş ki: ‘Kûfeli, bana bak ve iyi dinle! Biliyorum, bu deve senindir ve üstelik dişi değil erkektir. Şimdi sen Küfe’ye git. Ali’ye de ki: ‘Muaviye’nin, dişi deveyi bile erkekten ayıramayan, o ne derse ‘evet’ diyen 10 bin adamı var! Ayağını denk alsın!…..

Zalimin gücü, çıkar çetelerinden ve cahiller sürüsünden gelir…

**********
BONUS 2 :) 


28 Mart 2014 Cuma

KEÇE HELLO KITTY ÇANTA YAPIMI, KEÇE CÜZDANLAR VE HELLO KITTY BARDAK ALTLIKLARI....

Güldüm ama ne gülmek, ne zamandır bu kadar çok gülmemiştim. Ekrandaki o çırpınan sesi-Allah günah yazmasın ama- duydukça katıldım gülmekten. İçinde bulunduğumuz ahval ve şeraitin yegane sebebi şükür bizi güldürdü azcık. Günlerdir sinir etmesinin finali bu oldu seçim öncesi. Arkadaş, bi dur, bi yavaş gel, bi sakin ol, bi kibrini bırak bir kenara, bi de ki "Benden büyük Allah var"... Seçimler bir geçse hayırlısıyla...
**********
Bak şimdi neler yaptım sevgili okur, minik minik işler yine, yine kayda değer öyle büyüüük projeler yok ;)

YAKMA ÇİÇEKLİ BOZUK PARA CÜZDANI
Bu çiçek yakma işini çok sevdim. Stresi de azaltan bişey sanırım, kumaşın etrafını yakmalara doyamıyorum yeminle. Çocuklar uyuyor, ben alıyorum çayımı (yok yahu, maalesef bir haftadır boş çayı içiyorum, yanına kek, börek, kurabiye yapmıyorum! Çünkü azcık kilo vermem lazım, 5 kilo versem tam süper olacak ama ben 3'e de razıyım. ama aklımda da sürekli kekler, kurabiyeler!) oturuyorum tezgahın başına. O daireleri artık tek tek değil, üstüste koyduğum kurdelelerin hepsini birden keserek yapıyorum... 5 rengim vardı, gittim 5 renk daha aldım iyi mi :) Nasıl güzel tonlar, nasıl şeker :)
 *************
HELLO KITTY'li BARDAK ALTLIKLARI
15 tane yaptım ama tavsiye etmiyorum sana, çünkü o gözleri ve burnu yapmak çok zor. Çok daraldım yaparken, siyah keçeye sabunla çizsen olmuyor, kurşun kalemle gözükmüyor, Keserken düzgün kesilmiyor çok küçük olduğu için... Yani aslına bakarsan ben böyle ince teferruatlı, küçük parçalı işleri çok güzel beceremiyorum. Yani demem o ki, büyük söze tövbe ama bu Hello Kitty'li bardak altlıklarını yapmayacağım bir daha.... (Yahu öyle dedim ama çok istek gelirse "Ya sabır" deyip yapabilirim belki ama sana göstermem :)))
 ****************
KEÇE BOZUK PARA CÜZDANI
Bu modeli biliyorsun zaten, sadece arkasındaki çıkıntısını koparıp yapıştırdığım kedi var diğerine ek olarak :) 

***********
HEDİYE PAKETİ
İçinde bardak altlıkları var :)
******************
Yalova'dan lise arkadaşım Yasemin yaptığım Hello Kitty çantayı çok beğenmiş. "Anlatır mısın fotoğraflarla yapımını" dedi, "Elbette" dedim ben de...
Buyrun öyleyse hem Yasemin için hem de denemek isteyen herkes için anlatıyorum. Fotoğrafları evvelden çekmiştim ama o zaman anlatamamıştım yapımını.

KEÇE HELLO KITTY ÇANTA  NASIL YAPILIR?
Çanta yapımının ayrıntılı videosu şurada, abone olmayı unutmayın :)
Öncelikle kalıbımız şu  Kalıbı fotokopiyle istediğimiz kadar büyütüyoruz (Benim yaptığım çantanın boyutları 20x17 gibiydi). Sadece yüzü değil kalıptaki diğer şekilleri de... Sonra kurşun kalemle beyaz keçeye önce yüzü çiziyoruz. Pembe keçeye sabunla diğer kısmını. Renklerle oynayabilirsiniz elbette ama bence Hello Kitty en çok beyaz keçede güzel duruyor.  Fiyongu, ortasındaki yuvarlağı (2'şer adet) , gözleri (4 adet) ve burnu (2 adet) çiziyoruz renklerine uygun olarak keçelere ve kesiyoruz düzgünce. Fiyongun ortasındaki yuvarlağın üstüne süsleme yapıyoruz, misal düğme ya da çiçek vs. ve gözlerin, burnun ve fiyongun yerini (ki fiyonk daha geniş olan kulağa konuluyor) belirleyip, silikonla dikkatlice yapıştırıyoruz. Sonrasında bıyıkları iki kat nakış ipiyle her çizgisi tek bir dikiş olacak şekilde yapıyoruz. (8 numara domino siyah kullandım ben)

HELLO KITTY KEÇE ÇANTA NASIL YAPILIR?
Ve kalıpta belirdildiği şekilde (3 cm. enindeydi benimki) 80 cm kadar kestiğimiz şeridi iki çantanın arasına battaniye dikişiyle dikiyoruz. Kulağın başladığı yerden başlıyoruz dikmeye, üst kısmı açık kalıyor.  Dikerken bir miktar yukarda pay bırakıyoruz ki oraya öbür tarafından dönen sapı sabitleyeceğiz. 

HELLO KITTY KEÇE ÇANTA NASIL YAPILIR?
İkinci fotoğrafta görüldüğü şekilde sapı dikiyoruz.  Çantamız hazır, üst kısımları da battaniye dikişiyle tamamlıyoruz.
İnşallah güzel anlatabilmişimdir??? Eksik kalan bir şey varsa bana sor e mi, sakın çekinme. Ne için burdayım ben, paylaşmak için, sabrım sonsuz emin ol (ama bir sana!) :)))
Hadi bakalım sevgili okur, kolay gelsin sana :)
***********
BONUSS

Güzelim Cuma, canım, aşkım Cumaaaa :)) Hoşgeldin, sefalar getirdin ;)

Hafta sonun süper geçsin inşallah, pazar akşamında da seçim sonuçlarını izlerken keyiften dört köşe olasın inşallah "Şükür uyandık" diyebilelim hep birlikte inşallah......

26 Mart 2014 Çarşamba

KEÇE ÇANTA -Kİ ADI GÜLİSTAN :) KEÇE NAZARLIK- Kİ ADI NEŞE :) "TAPE"M :)) ÇEKİLİŞ HABERİ VS...

Salıncakta bir kadın (ki salıncağın ipleri halat gibi, yani çuval ipinden ve oturma yeri de minicik bir tahtadan), saçları uçuş uçuş, etekleri güllerle dolu, kadın salandıkça güller uçuşurmuş gibi.. Kabarık etekleri, altından tarlatanı gözüküyor sallandıkça, üstünde bir dantel bluz, diyelim somon rengi, ki nasıl zarif... Böyleydi hayalim, olmadı, olduramadım :( Böyle bir çanta yapmayı beceremedim. Bir sürü resim buldum pinterestten, bir sürü pinler yaptım ama olmadı, sonra dedim ki, bu iş seni aşar kızım, haddini bil! 
Peki;  gece! Gökte bir hilal, hilalin üstünde oturmuş bir kız çocuğu, sallandırmış ayaklarını aşağıya, ellerinde yıldızlar, çocuğun etekleri silme gül, öyle çok ki, dünyaya gül yağacak kadar... E bunun da malzemeleri hazırdı, fikir tamamdı, kendimce kalıplar da oluşturdum güzelce ama bu da olmadı. Dedim ki kendi kendime, "Sen bu işi beceremeyeceksin, bundan da vazgeç, sen al bu gülleri de ziyan etmeden güllü bir çanta yap :(( Ve bir daha da beceremeyeceğin hayali kimseye anlatma da mahçup olma... Misal Ayşe'ye, misal Neşe Hoca'ya... Hayallerimi bir kenara koydum ve bu çantayı yaptım. Evet haklısın bu da güzel oldu ama benim hayallerim ne olacak sevgili okur, ben kabiliyetli değilim diye böyle dar bir çerçevede dönüp duracak mıyım??? Çizim kabiliyetim yok, kesme kabiliyetim zaten yok, e eldekilere bin şükür elbet ama... 
Buyur bakalım, ne diyeceksin ;) 


YAKMA GÜLLERLE KEÇE ÇANTA
Gülleri nasıl yaptığımı biliyorsun zaten, bilmeyenler şuraya :)
Silikonla arkalarından minik minik yapıştırdım keçeye. Sonra çuval ipim var ya hani şu paketlerde kullandığım onu 6-7 kat kadar yapıp, şöyle bir döndürüp, sıkıca diktim sap olarak. Alt kısmını dikmedim, serbest bıraktım ipleri ve kısalı uzunlu kestim. Fiyonk yaptım fistoyla, onu da bağladım güzelce sapa ve arkasından sabitledim silikonla, hepsi bu... 

YAKMA GÜLLERLE KEÇE ÇANTA
DÜKKAN'DA

Hayalimin ilham kaynağı buydu :) Yapan arkadaşa bin tebrik! 
Kaynak: Pinterest


KEÇE NAZARLIK: ADI NEŞE :)
Yeni bir nazarlık yaptım. Çengelli iğneye silikon yardımıyla çuval ipini sardım güzelce ve gerisi Allah ne verdiyse :)
Canım Neşe hocam çok beğenince isim annesi de o oluverdi bu nazarlığın :)
Senin de etrafındaki tüm Neşe'ler, neşeli ve tatlı mı :) Benim öyle de... 

KEÇE NAZARLIK
Dükkan'da
İlham Kaynağım: Pinterest
Pinterest'te gördüklerim çok besliyor beni, pardon sanatımı :))  (pek havalı oldu bu beslemek lafı burda, kabul :))

HEDİYE PAKETİ
Minicik ama olsun, yine de süslü :) 

10marifet'te keçe çiçek yapımını anlattım :)  Gerçi sen biliyorsun zaten ama canlı canlı izlemek istersen şurada  sevgili okur  :)  
Ve samimi söyle bana, devam edeyim mi bu tv, video, görsel medya kariyerime :))) 


Blog arkadaşlarımdan Sevgili Şafak Anneler Günü için bir çekiliş hazırladı. Yukarıda gördüğünüz şeker kurabiyeleri benim şu gördüğünüz kuşlu çantam ile çekilişi kazanan kişiye hediye edecek :)  Çekilişe katılmak için Buyrun lütfen :) 


İSTANBUL'UN LALE DEVRİ
Sabah Nehir'in okulunun önündeki laleler :) Görünce dayanamadım, fotoğrafladım senin için :)


BONUS
(Günde 100 kez dinlesem bıkmam, sen de sever misin bilmem ama bir dinle e mi ;) 



24 Mart 2014 Pazartesi

YAKMA GÜLLER EŞLİĞİNDE HAFTA SONUNDAN ;)

"Nehir bi git annecim yaa, bi git kızım, git yatağına uyu!" "Napiyim anne elimde değil, uyuyamıyorum" "Ninni söyle kendine, şarkı söyle içinden, uyut kendini! Saat sabahın yedibuçuğu!" Uyumadı, uyutamadı kendini :( Okul varken o saatte uyanmayı başaramayan kızım, güzelim cumartesi sabahı, erkenden uyandı. Ben niyet ettim 2 saat daha uyumaya :) Vicdanım "Kalksana yahu, acıkır şimdi çocuk!" Beynim "Uyu boşver, acıkmaz ki hemen, o acıkana kadar da kalkarsın!" Vicdanım "Günah değil mi çocuğa! Sen ne zaman o çocuklarından erken uyanıp kahvaltı hazırlayan annelerden olacaksın!" "Bu saate kadar olamadığıma göre bundan sonra da zor :( Tamam yaa, söylenip durma, kalkıyorum işte, bi hafta sonum var zaten sabah uyumak için!"
Ben bunu hep yapıyorum, yani bu vicdan muhasebesini, Nehir her hafta sonu erkenden uyanıyor ve kardeşini de uyandırıyor bir şekilde, ben de suratım beş karış, gözüm kapalı kalkıyorum-tamam hemen kalk(a)mıyorum, yine nerden baksan aradan bi yarım saat, 45 dakika kadar geçiyor- kahvaltı hazırlıyorum. Nehir hanımın hafta sonu menüsü olan cumartesi patatesli yumurta, pazar yumurtalı ekmekleri hazırlıyorum...
Bu cumartesi sabahı da böyleydi işte. Çok merak ediyorum sen ne yapıyorsun hafta sonu sabahları? Kalkıyor musun herkeslerden önce, kalkıp da misler gibi sofra kuruyor musun, yoksa benim gibi uykuya yenik mi düşüyorsun? Pek çok açıdan "fedakâr anne" kategorisine girmiyorum. Titiz, çocuklarının üstüne titreyen annelerden de  değilim... Hatta aslına bakarsan birazcık da fazla rahatım ama koca kişisi benim açıklarımı kapatmak  maksadıyla çocuklarıma baba olmak için yaratılmış sanki...Şükürler olsun ki öyle...
******
Hafta sonu pek bir hovarda geçti :) İki Hello Kitty çanta yaptım-yok artık, bi daha bi daha aynı şeyi göstermek ayıp bence de-  :))
Sonra şu yakma çiçek işini bir deneyeyim dedim ve şu alttaki çiçekleri yaptım :)



YAKMA ÇİÇEK


YAKMA ÇİÇEK YAPIMI
Anlatıyorum dinle beni şimdi ve sen de yap, sen de gör bakalım, o zor sandığımız "bağzı" şeyler nasıl da kolaymış :) 
Malzemeleri saymıyorum, birinci resimdeki gibi çünkü :) 
O yeşil cetvel var ya,o  cetvel hayatımı kurtardı :) Evdeki bilumum yuvarlak ağızlı şeyi masaya doldurmaktan kurtuldum, bi sürü boy boy yuvarlaklı bir cetvele kavuştum :)
İşte o cetvelle o organze kurdelelere (ki aslında kumaş olması daha mantıklı ancak, ben tuhafiyedeki en geniş enli kurdelelerin 5 ayrı tonda alarak çözdüm işi) çeşitli büyüklükte yuvarlaklar çiziyorsun (ki bunu kumaşları üstüste koyup bir seferde de yapabiliyorsun) ve kesiyorsun (ki organze dediğin kayıp giden bir kumaş, yani çok düzgün kesemiyorsun, yamuluveriyor elinde keserken, olsun, sakın bozma moralini bu güzel bahar günlerinde, öyle yamuk yumuk da kessen zararı yok. İnanmazsan bkz. üstteki resimler :))
Sonra bir minik mum alıyorsun önüne, yakıveriyorsun, sonra o yuvarlak kestiğin organzeleri üstünden bir yalatıveriyorsun ateşe (Ki bu yalatmak kelimesi benim de hoşuma gitmemekle birlikte muadili olan bir kelime bulamadım, yani tam olarak işlemi anlatan bir kelime, sen bulduysan söyle, bundan sonra onu kullanalım :))
Ateş hafifçe kumaşı yakıyor ama çok değil, sen elinle düzeltiyorsun hemen (ki elim yanar sanıyorsun ama hiiiç de yanmıyor) sonra bu boy boy kenarları tütsülenmiş (tütsülemek mi yoksa doğru kelime sevgili okur, sana dedim ama kendim mi buldum yoksa!) yuvarlakları, gelişigüzel koyuyorsun içiçe (ki tam içiçe olmayınca daha mı bi estetik oldu, hani diyorum ya hep "kusursuz" olan değil en güzel "azcık defosu olan, azcık kusurlu (ki asla ayıplı değil) olan en güzel bence, çünkü o en doğal (ki biliyorsun benim aşk tanımım da böyleydi hep!) Ortalarına da kum boncuklar, inciler, canın ne çekerse o, dikiver gitsin, al sana misler gibi çiçeklerin oldu işte. Ne mi yapacaksın bunları, ben biliyorum ne yapacağımı, dur bakalım, bi hayata geçirmeyi becerebileyim, sana da gösteririm. Sen taç yap, kolye yap, broş yap, pinterestte çok çeşitlerini gördüğümüz o güzelim gelincikli panolardan yap... Ne yaparsan yap ama bana da göster e mi :)

Bu anlattıklarımın daha derli toplu, parantezsiz, dolambaçsız halini, benim Youtube Kanalıma eklediğim videodan izleyebilirsiniz.  Öbür videolara da bakın ve abone olun e mi, pek faideli bilgiler var çünkü...


KEÇE MİNİK PEMBE BULUT
Bir de bu bulutu yaptım bu hafta sonu... İçi lavanta ve silikon dolu :) Minicik bir şey kendileri. Bebek mevlütlerinde ya da hastanede falan hediye verilir ya gelenlere, o maksatlı bir şey bu :) 


HELLO KITTY bardak altlığı
Bir de bunu denedim ama bana sorarsan üstteki bulut buna bin basar ;) Ya sana sorarsam???

HEDİYE PAKETİ
Yine Nehir'in Çilek Kız dergisi ile yaptığım bir hediye paketi daha. Köye gidecek, Nihal'e, içindeki Hello Kitty çanta ile..
.

Tanıştırayım, Zeynep Bebek (maşallah alayım peşin peşin ama!)
Çok tatlı bir kuzu çoook :) Büyümüş bile görmeyeli...


Tuzla'ya gittik cumartesi öğlen. Pazar kahvaltı sonrası döndük. Elif bizi güzelce ağırladı yine, keyif yaptık bol bol...
NEHİR&ELA


SELFIE :)
Tuzla'da cumartesi gecesi geç saat Tuzla'ya yürüdük koca kişisiyle, sıcak çikolata ısmarladı bana sahilde :)
Dedim ki "selfie" den bihaber koca kişisine gel bi de biz deneyelim "sevgili selfie"si :)
Öyle az ki böyle başbaşa zamanlarımız, çok az ve çok da kıymetli! 

Bu da Elif'in balkonunda pazar kahvemiz :) (O sarı çiçekleri Ali Deniz kuzusu getirdi bana, teyzesiyle gittiği alışveriş sonrası :)
Instagram'a başta bi soğuk davranmıştım ama şimdi çok seviyorum böyle fotoğrafları ilkin orda paylaşmayı,! Sen beni buldun mu peki orda da, bulmadıysan bul e mi, de ki "hobicigeldihanim" :) 


Bitti mi sevgili okur, hafta sonu aktiviteleri bitmedi :)
Bir de düğün sığdırdık pazar akşamına :) 


Bu da renklisi işte, aynı ki :) 




BONUS....
Çocukları yıkamışım misler gibi, düğün için hazırlamışım üstelik,  zafer kazanmış komutan edasıyla! dedim ki "Hadi poz verin, gülümseyin" Ali Deniz gülümsemeyi nasıl algıladı bir gör :)) çok güldüm haline, ben güldükçe o abartı sırıtma işini :)  o kırmızı gömlek, o siyah yelek, o itinayla yapıştırılmış saçlarla  roman gırnatacılara benzememiş mi kıymetli çocuğum :))) 
GÜZEL OLSUN BU HAFTAN, GÜPGÜZEL...
KAL SAĞLICAKLA SEVGİLİ OKUR :)

Not: Sence ben niye "nokta" sevmiyorum sevgili okur, farkında mısın, cümlelerimi noktayla pek nadir bitirebiliyorum, ya virgül (ki bu cümlede olduğu gibi) ya üç nokta, ya da ünlem seviyorum en çok. Ki bu üç nokta ile ilgili de şöyle bişey okudum geçenlerde; iki noktayı gençler yaparmış, üç noktayı yaşlılar :)) Pehhhh, çok "KOBİK" :) yani üç noktaya devam.....
Dipnot: Gördüğün gibi faaliyetten yıkılmıyor bu hafta başı postu, pek bir mahsulsüz ama sen söyle, böylesi de güzel değil mi, en nihayetinde ben de sen gibi bir faniyim işte :))) Ya da belki senden de... (Gördün di mi yine nokta yok! Beni bir psikolog mu paklar sence???)

20 Mart 2014 Perşembe

KEÇE ÜZERİNE BONCUK İŞLİ AĞAÇ PANO VE DANTELLER... VE DAHİ HAYAT...


Memleketin zemheriye dönmüş haline inat, bahar bağıra çağıra geldi bile... İstersen inkar et, yine de geldi... Tomurcuklar çiçeğe döndü çoktan, cemreler bir bir düştü havaya, suya, toprağa... Bir insanoğlunun kalbine düşmedi-düşemedi :( Haberler, gazeteler, internet olmuş sana felaket tellalı, kafanı çevir, gözünü kaçır, tıka kulaklarını, yok, yine de, ille de felaket haberleri dolu ortalık... Kıyamet derler ya hani, küçük kıyameti mi yaşıyoruz bir müddettir memleket olarak. 
Biter mi peki,! Yalancılar, soyguncular, insana kıymet vermeyenler, memleketi hallaç pamuğuna döndürenler gider de, hayat yine eskisi gibi akmaya başlar mı acaba? 
Oy vereceksin di mi okur, ziyan etmeyeceksin di mi oyunu? Elbette vereceksin, öyle olmasa benim bloğumda işin olmazdı ki zaten ;) Senden eminim, en az kendimden emin olduğum kadar... Lafımızın, sözümüzün erişemediği insanlara ne yapabiliriz peki.. Nedir ki hükmümüz, cürmümüz kadar yer yakarız olsa olsa... 

Güzel ve Ali Deniz'in deyimiyle "KOBİK"  şeyler yazmak isterdim ama psikolojim müsaade etmiyor, bağışla bu kez e mi sevgili okur, gönül koyma... 
Bak bakalım, yarısı yaz yarısı kış olan bu panoma ne diyeceksin ;) 




KEÇE ÜZERİNE BONCUK İŞİ AĞAÇTAN PANO
Önce bahara yakışır bir pembeli, erguvanlı ağaçtan pano yapayım dedim ama sonra yarısını yapınca, e diğer yarısı da  kış dalları olsun dedim, karlar yaptım minicik, gözüküyor mu bilmem... kokinalardan esinlenerek kırmızı boncuklar koydum, aralara şeffaf -ki kendileri kırağı olurlar- Ortaya böyle bir pano çıktı işte.... 

KEÇE ÜZERİNE BONCUK İŞİ AĞAÇTAN PANO
Bahara torpil mi geçmişim azcık ne ;) 

KEÇE ÜZERİNE BONCUK İŞİ AĞAÇTAN PANO
Önce kurşun kalemle kafama göre  çizdim keçeyi (ki aslında büyük bir keçeye yaptım bu ağacı, çanta yapmak için ama sonra çantaya yapmak ziyanlık olur, dur pano yapayım da karşımda seyredeyim dedim) sonra o ortadaki kahverengi keçeyi kesip, rastgele diktim enine enine... 

KEÇE ÜZERİNE BONCUK İŞİ AĞAÇTAN PANO
Sonra başladım erguvan mevsiminden esinlenerek morlu, pembeli boncukları dikmeye.. Aralara minicik yaprak niyetine tohum işi yeşiller...
Yarısını bahar, yarısını kış yaptım, yanılıp, tam ortadaki kış dalına da yeşiller koymuşum, olsun :) 




Böyleydi yarımken... 
Keçeye boncuk işi işlemeyi çok seviyorum. Daha önce de pek çok yapmışlığım var.. Tek tek boncukları dikmek için batıp çıkarken sanki sabrı öğreniyorum yavaş yavaş... Sabrın sonunun selamet olduğunu, güzellik olduğunu...
 *********
SENE 1980'LER...
Dantellerimi göstereyim sana şimdi sevgili okur, ne vakittir aklımda ama bir türlü fotoğraflayamamamıştım. Hoş ara dantellerimi bulamadım hala! Bulunca onları da göstereyim sana, gör bak nasıl ince ince, güzel güzel işlemişim onları da ;)
Lise sonda mıydım, yoksa bitmiş miydi lise, işte tam o yıllarda yaptım dantel ben... Çok severek, zevkle... Şimdi yapabilir miyim bilmiyorum...
DANTEL TEPSİ ÖRTÜSÜ
Çok seviyorum bu örtüyü. Tepsi örtüsü diye yapmıştım o vakitler ama ne lüzumsuz bişey tepsi örtüsü. Ben şimdilerde sehpa örtüsü yaptım onu :) 


DANTEL TEPSİ ÖRTÜSÜ
Örneğini almak serbest. Eskilerde kaldı o, teee o vakitlerde, örnek saklamalar vs. Dantel biliyor musun bilmem ama sevgili okur, biliyorsan şayet bu örtüyü yap  bence sen ;) 



DANTEL ÖRTÜ
Bu da masa örtümün parçalarından. Şimdilerde olmayan vitrinler için işlediğim örtülerden... Masa örtüsünü de işledim, durup duruyor :) Dur bakalım, Nehir'e çeyiz yaparız bunları olmadı :) E kıymetli şeyler çünkü bunlar... 

ETAMİN SEHPA ÖRTÜSÜ
Ben ortaokulda  Kız Meslek Lisesine gittim. Orada işlemiştik bu örtüleri. Şimdilerde etaminde çok bu tekniklere rastlamıyorum ama bunu yapmak da çok zevkliydi. 

ETAMİN SEHPA ÖRTÜSÜ
Yakından, örnek için ;) 

Ve sonra böyle böyle peçeteler... 

Dertsiz kumaş üstüne böyle masa örtüleri (Ne çok işledim bu örtülerden hediye o dönemlerde)
Kenarlarını annem oyalamıştı... 

BALKABAKLI ÇORBA
Yanlış anlama, bu fotoğraf sakın yapma, deneme diye..
Rezalet oldu tadı :(( 

HEDİYE PAKETİ
Bursa'ya gitti bile :) 
Kendime etiket yaptım, bastırdım ;) Bu etiketi daha çok sevdim... 


HEDİYE PAKETİ
Saman kağıt kalmamış evde, e Beren'e yaptığım Hello Kitty çantayı paketlemeden mi gönderseydim??? Aklıma Nehir'in eski dergileri geldi, buldum onlardan Çilek Kız dergisini ve böyle bir paket hazırlayıverdim. Aklında olsun diye söylüyorum, sakın mağazaların verdiği o hışır hışır paket kağıtlarında verme hediyeni diye ;) 

BENİM İÇİN ÜTOPYA BU RESİM :((
Çanta yaparım diye düşünmüştüm ama durup durur aylardır... Göstereyim istedim... 


HELLO KITTY ÇANTA
Ayrıntılı yapımını Youtube kanalımda anlattım, tam şurada :) Abone olmayı unutmayın!
İki yeni Hello Kitty çanta daha yaptım, ne farkı var diğerlerinden dersen, tokaları, tokalarının süsleri ;) Hepsi bu....
*********
Ve gelelim boncuklu ağacım için ilham kaynaklarıma:







KAYNAK: PINTEREST
*****
BAHARIN VE CEMRELERİN GÖNLÜMÜZE DE TEZ VAKİTTE DÜŞMESİ DİLEĞİYLE....

Bunlar da var...

İlginizi çekebilecek bağlantılar.